İnsana rast gelesin
Şeyh Edebali'nin dediği gibi, "İnsana rast gelesin." diye haykırmak istiyorum. Güzel olana, iyi olana, doğru olana. Hakkı bilene, hakkı uygulayana, hakka uyana. Kalpten sevene, akıldan görene. İyilikten gelene, kötülükten dönene. Adam gibi adam olana, kadın gibi kadın olana rast gelesin. İnsanı insandan ayırmayana. Kulu kuldan kayırmayana. Kuldan korkmayana Allah'tan korkana.
Akl-ı Se­lim:
Doğru karar verebilen, selâmete ermiş akıl; sağduyu. Akil (k kalın okunur): Akıllı kimse. Akıllı şahıs. Akil olan, akıllı olan anlamlarında kullanılmaktadır. (Akıl zarûrîdir; ama insanda, ancak aklın sınırlı olduğunu anlayacak kadar akıl olmalıdır.) Akl-ı selîm sahibi olup da tefekkür eden bir insanın Rabb’ini bulması, O’na ve bu ilâhî ihtişam ve azamete hayran olması gâyet kolaydır. Bu, selîm aklın ve berrak bir vicdânın en tabiî neticesidir. Bir insan, kâinâtta ve kendisinde olup bitenleri hakkıyla tefekkür etse, kâfir ise îmâna kavuşur, mü’min ise îmânına seviye kazandırır; mârifet ve muhabbet basamaklarında yol almaya başlar. *** Akıl zarûrîdir; ama insanda, ancak aklın sınırlı olduğunu anlayacak kadar akıl olmalıdır.” Sırrı ve hikmeti elde edebilmek için aklı vahyin içinde kullanabilmek elzemdir. Çünkü; Akıl sınırlıdır. Zira o da yaratılmıştır. Akıl yanılır, şaşırır. Akıl, Allâh’ın takdir ve lutfettiği ipuçları ve deliller ile akleder, bir hükme varır. İnsana âmâde kılınmış varlık üzerinde, tefekkür, müşâhede ve tecrübeleriyle; ayrıca asırlardır devam eden insan düşüncesinin birikimini de kullanarak keşifler, îcatlar ve tahliller yapar. Fakat, hiçbir malûmâtının, hiçbir delilinin olmadığı sahada akıl, karanlıklar içinde kalır ve bir adım ilerleyemez. Ruh, din, ölüm ötesi ve benzeri mânevî bahisler; aklın tek başına hâll ü fasl edebileceği sahalar değildir. O.Nuri Topbaş
Reklam
Büyük Balıklar
Ted Turner 1997 yılında Birleşmiş Milletler’e bir milyar dolar bağışta bulunmuş. Bu olay bana tilki ve kürkçü dükkânı meselesini hatırlattı. Yani nasıl ki tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkânıysa aynı bunun gibi paranın da dönüp dolaşacağı yer Ted Turner gibi insanlardır. Çünkü üretim araçları veya paranın dolaşım mekanizmaları üstünde
Sayfa 136 - Luna YayınlarıKitabı okuyor
Tanrı Teâlâ Resul'e hitabetti "Ey Ahmet, gökten inen dört kitabın tamamını topladım, Fatiha'nın içine koydum. Fatiha'da ne varsa hepsini Bismillahir-rahmâni'r-rahîm'in içine koydum. Senin ümmetinden kim bir kez iman ile doğru olarak -Bismil- lâhi'r-rahmâni'r-rahîm- derse; Tevrat'ı, İncil'i, Zebur'u, Kur'ân'ı okumuşçasına ve bunlarla ibadet etmişçesine sevap vereyim. Bu ne güzel kerem, bu ne güzel lütuf ki birkaç damla murdar sudan meydana gelmiş insana bu kadar fazla ihsanda bulunuyorum. Benim gibi bir padişahın dergâhı dururken, göz göre göre rast gele bir âcizin dergâhına giden (kulun) toprak başına olsun. Kitabımın dergâhını, rahmetimle, şefkatimle, iyiliklerle bezedim. Elbette ki hediyem dergâhıma lâyık olacaktır"
İlk Yaratılış
İLK YARATILIŞI TEFEKKÜR ETMEK Tefekkür, gerçeği anlamak ve doğru davranmak için emek verip düşünmektir. Tefekkür, aklın duasıdır. Geliniz, Cenab-ı Hakk’ın bizlere ihsan ettiği sayısız nimetlerinden bazılarını tefekkür edelim: Yüce Rabbimiz, göklerde ve yerde ne varsa hepsini, güneşi ve ayı, bütün yıldızları, geceyi ve gündüzü insanın hizmetine vermiştir. Yağmuru ve yağmurun müjdecisi olan rüzgârları göndermiş, yağmurla hayat verdiği ölü topraktan nice bitkileri, bağları ve bahçeleri çıkarmıştır. Denizleri ve okyanusları insanın emrine vermiş, ona susuzluğunu giderecek âb-ı hayat çeşmeleri ikram etmiştir. Geçiminde birçok fayda sağlayan hayvanları insana boyun eğdirmiştir. Evini ve ailesini, insanoğlu için huzur ve dinlenme yeri kılmıştır. Ona, iyiyi kötüden ayırt edebilecek akıl, hissedebilecek gönül ve nimetlerinden istifade edebilecek duyu organları lütfetmiştir. Hak ve hakikat kılavuzu diniyle, hidayet rehberi kitaplarıyla, ahlak ve fazilet örneği rahmet elçileriyle insanları karanlıktan aydınlığa çıkarmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı
517 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Martin EDEN sadece bir kahraman değildir!
Okuyalı yıllar olmuş olsa da hakkında inceleme yazmaktan keyif alacağım bir eser. İnceleme tartışmaları yaparken savunduğum nokta; bu kitabın ana fikrinin azmin başarısı olmadığıdır. Değerli Jack London`un kısmen de olsa otobiyografisiyle oluşturduğu bu kitabın ana fikri; yanlış amaçlarla doğru bir karar vermenin yanıltıcılığı ve benzer sebeplerle
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391.2k okunma
Reklam
268 syf.
10/10 puan verdi
Doğan Cüceloğlu program ve söyleşilerinde sürekli bahsederdi, "can cana" diye. Birbirini anlamak için bunun anlam ve önemi üzerine değinirdi. Bu kitabında da ağırlıklı olarak birbirimizi, çevremizi en çok da kendimizi anlamamız için ışık tutulmuş. Bireyselden toplumsal hayata. İçten dışa doğru harika anlatımlı her bireyin okuması şart bir eser olduğunu düşünüyorum.
İnsan İnsana
İnsan İnsanaDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20216.8k okunma
"Azra," dedim yutkundum. Böyle zamanlarda hani şu ne söylersen söyle teselli olmayacağını bildiğin zamanlar, ne söylersen söyle karşındaki insana boş geleceğini, anlamsız geleceğini bildiğin zamanlar, ne diyeceğimi asla bilemezdim. Onu anladığımı gösterecek doğru cümleleri arıyordum. Teselli cümlesi mi? Kafa dağıtma cümlesi mi? Doğru cümleyi bilmiyordum.
Sayfa 29 - Armoni YayıncılıkKitabı okuyor
Derinlik gerektiren her şey zarar görüyor. Yüzeye doğru çekilip duruyoruz.
Bu değişim bizi nasıl etkiliyor peki? Bu soruyu sorduğumda gülümsüyor Sune. "Süratin insana çok iyi hissettiren bir tarafı var. Buna bu kadar gömülmüş hissetmemizin bir nedeni harika bir şey olması, değil mi? Bütün dünyayla bağlantı içinde olduğunuzu, herhangi bir konuda olup biten her şeyi öğrenebileceğinizi hissediyorsunuz." Gelgelelim maruz kaldığımız enformasyon miktarında ve bu enformasyonun geliş hızında meydana gelen muazzam artışın bir bedeli olmadığını söylüyoruz kendimize. Bu bir yanılgı: "Çok yorucu hale geliyor." Daha önemlisi, "her türlü boyutuyla derinliği feda ediyoruz." diyor Sune. "Derinlik için zaman gerekiyor. Derinlemesine düşünmek gerekiyor. Her şeye yetişmeniz, her dakika e-posta göndermeniz gerektiğinde derinliğe ulaşacak zamanınız olmuyor. İlişkilerde derinlik için de zaman gerekiyor. Enerji gerekiyor. Uzun zaman aralıkları gerekiyor. Kendinizi adamanız gerekiyor. Dikkat göstermeniz gerekiyor, değil mi? Derinlik gerektiren her şey zarar görüyor. Yüzeye doğru çekilip duruyoruz."
“Zararlı hiçbir şeyi,bana bir zararı olmasa da,bağışlamak zorunda değilim.Yeryüzünde yalnız değilim.Bugün ben kendime yapılanları bağışlarsam,aşağılanmama belki yalnızca gülersem ,bu beni yaralamazsa…gücünü benim üzerimde deneyen canavar yarın gider bir başkasının derisini yüzer.Dolayısıyla,her insana ayrı gözle bakmam,yüreğimi kararlı tutmam gerekir.İnsanları, ‘Bu bizden…bu bizden değil…’ diye ayırmalısınız.Hakça,çok doğru bir yol bu,ama insana yetmiyor.
Reklam
Aşkın gözünü kör, kulağını sağır zannedenler yanılıyordu; aşk insana hem doğru yolu gösterir, hem doğru sözü ettirirdi.
Sayfa 33 - Kapı YayınlarıKitabı okuyor
“Her şeyden önce şu: Kendi nefsine doğru ol ve bunu takip etmeli, gece gündüz gibi. O zaman hiçbir insana yalan söyleyemezsin."
Gecenin karanlığına mı koşar insan, gece mi koşar insana doğru?
"Herkes kızabilir, bu kolaydır. Ancak doğru insana, doğru ölçüde, doğru zamanda, doğru nedenle ve doğru şekilde kızmak, işte bu kolay değildir."
1,500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.