Hazreti Ömer (Radıyallahu Anh) devlet işlerinde kullandığı kandili ile kendi işlerinde kullandığı kandili ayrı imiş. Bunu kitaplardan okumuştum. Fakat böyle bir şeyin icrasıni nerde göreceğiz diye düşünürdüm. Bir gün Efendi Hazretleri'nin zikir odasındaydık. Kendine ait bir rahlesi vardı. Kitap okumak ve bazı eşyalarını koymak için yaptırmıştı. Odanın kubbe ortasında bir avize vardı. Fakat rahlesinin üzerine yakın, asılı bir lamba daha vardı. Bunun ne olduğunu merak ediyordum. Bir gün hizmetçi abiler den biri konuyu izah etti. "Bu lambanın kablosu Efendi Hazretleri'nin evine bağlıdır, elektriği kendi evinden gelir" deyince meseleyi anladık. Kendi işlerini yaparken veya kitap mütalaa ederken o lambayı yakardı. Namazları kendisi kıldırırdı, fakat bazen sohbet için gittiği yerlerden gelemezse, hoca olan kimseler namazı kaldırırdı. Efendi Hazretleri, gelemediği namazların say sini tespit için bir arkadaşımızı görevlendirmişti. Bu arkadaşımız, kendisine emredildiği gibi Efendi Hazretleri'nin kıldıramadığı namazların sayısını aylık olarak tutardı, müf tülükten Efendi Hazretleri'nin maaşını alınca, bu namazlara karşılık gelen ücret miktarını talebelere dağıtırdı
Sayfa 112Kitabı okudu
Sabah imsak olunca, hemen sünnet kılınmaz, en az 10- 15 dakika beklenir ki ihtilafli vakit geçmiş olsun. Bilhassa Ramazan ayında buna dikat edilmelidir. Zaten Ramazan'ın haricinde diğer günlerde ezan, güneş doğmasına bir saat kala okunur, bu durumda camiye gelenler hemen sünneti kılarlar. Sabah namazının sünneti kısa okunarak kılınır, yani ilk rekatta Fatiha'dan sonra Kâfirun Suresi, ikinci rekatta İhlas Suresi okunur.
Sayfa 25 - Sabah Namazı Vakti Girince Sünneti KılmakKitabı okudu
Reklam
İsmailağa Camisi, yerleşik olduğu arazi itibarıyla çok mühim bir mevkide bulunur. Kible tarafından 600-800 metre ileride Fatih Camisi vardır. Arka tarafında kalan bölgede Edirnekapı şehitliği ve ilerde Ashâb-ı Kiram'dan Ebû Eyyub el-Ensârî ve birçok arkadaşı (Radıyallahu Anhüm)ün kabirleri bulunur. Sol tarafında ise İsmet Baba tekkesi dediğimiz mübarek yerde Mustafa İsmet Garibullah, Halil Nurullah Zârevi ve arkadaşlarının kabirleri vardır. Aynı hizada ileride Yavuz Sultan Selim Han, Abdulmecid Han ve bazı Osmanlı şahsiyetlerinin kabirleri ve Yavuz Selim Camisi bulunur. Bu üçgen ortasında bulunan İsmailağa'nın, nasıl bir manevi akım içinde olduğunu iyi anlamak lazım. Zaten birçok kardeşimiz, Edirnekapı surlarından girdiklerinde, İsmailağa'ya doğru giderken bu manevi hali hemen hissederler. 1980'li yıllardan önce İsmailağa etrafında üç tane banka ve birçok kumar oynatan kahvehane vardı. Ancak Efendi Hazretlerimiz (Kuddise Sirruhû)nun bizzat tek tek dolaşması ve tebliği ile, cemaatin çoğalıp görüntünün İslam lehine değişimi neticesinde, hepsi birer birer kapandı ve y ne kitapçılar ve İslami kıyafet satan dükkanlar açılmıştır. Bu durum, yaşantının önemini bir kez daha ortaya koy maktadır.
Sayfa 64 - - İSMAİLAĞA'NIN KONUMU -Kitabı okudu
Rahmetli Hasbi Hoca bir gün şöyle anlatmıştı: Biz Efendi Hazretleri'nden ders okuyorduk. Bir gün Efendi Hazretleri'nin rahlesi üzerine bir muz konmuştu. Bir iki gün orada durdu. Ertesi gün muz kayboldu, birisi onu yemişti. Efendi Hazretleri muzu sordu, kimseden bir cevap çıkmadı. Efendi Hazretleri biraz bekledikten sonra şöyle buyurdular: "O muzu, kazancından şüphe ettiğim birisi getirmişti, yemek istemediğimden bekletiyordum. Yenmeseydi iyi olurdu." İşte gerçek mürşidler böyle her hususta teyakkuz üzere olup müridlerine de aynı hali, ya sözle veya hal ile öğretirler. Zira haram veya şüpheli lokma ibadet etmeye mani olduğu gibi ibadetin lezzetini de götürür.
"Kuşluk namazını kaçırmak, bana ölümden daha ağır geliyor." ~Mahmud Efendi Hazretleri (ks)
"Din-i Mübin-i İslam'ın devam ve bekası, emr-i bi'l mâruf ve nehy-i ani'l münker yapmaya bağlıdır. Din-i Mübin-i İslam'ın inkırâsı (yıkılması), emr-i bi'l mâruf ve nehy-i ani'l münkeri terk etmeye bağlıdır." ~Ali Haydar Ahıskavi (kuddise Sirruhû)
Reklam
47 öğeden 51 ile 47 arasındakiler gösteriliyor.