Onu affettiğimi söyledim ama bunu hissederek söylemedim. Ertesi gün masada duran kırmızı güller acıyı dindirmedi. Kırmızı renkleri bana kanı anımsattı. Güller, kocam gibiydiler, sevimli ve düzgün ama dikkatli bakınca dikenli ve tehlikeli.
Ona inanmamayı imkansızlaştıran şey cazibesiydi. Haftalar, aylar son derece nazik, duyarlı ve rahat bir şekilde geçerdi. Hayatımız ışık dolardı. Kendi kendime gerçek Mitch'in bu olduğunu, canavar olmadığını söylerdim. Canavarı bastırmak bizim ortam görevimiz olmuştu.
Sayfa 242 - Yalnız Yürüyeceğim- Erika ROBUCKKitabı okudu
Gövdemdeki su çiçeği izlerindense bir takım yıldızı oluşabilir. İlk defa izlerimi keşfettiğinde bunu Mitch söylemişti, vücudumun gece gökyüzü gibi olduğunu söylemiş ve beni bir uçtan diğer uca kadar öpmüştü.
Daha sonra bana deforme dedi, mutant dedi, onun gibi kusurlarımın ötesine bakmaya razı bir erkeğe sahip olduğum için şanslı olduğumu söyledi. Sözleri, benim kulağıma bu tip sözler söyleyen şeytanı tetikliyordu. İlk başta söyledikleri babamın sesinden geliyor gibiydi ama yıllar içinde bu ses Mitch'in sesine dönüştü.
Sayfa 243 - Yalnız Yürüyeceğim-Erika ROBUCKKitabı okudu
Bir kitapkurduydum, burnum hep kitaplara gömülüydü. Beni kitaplardan başımı kaldırıp etrafıma bakmam için uyarırlardı. Özellikle ailemle birlikte gittiğimiz tatillerde.