Ve, işin en kötü tarafı da, bohem takıldığında ya da bunun gibi bir çılgınlık yaptığında, sen de herkes kadar düzene ayak uydurmuş oluyorsun, sadece biçim farkı var.
Laverne pek fena dans etmiyordu, ama öbürü, bizim Marty, tam bir cinayeti. Bizim Marty ile dans etmiyor, Özgürlük Anıtı'nı pistte oradan oraya sürüklüyordunuz.
Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu arayıp konuşabilseydim diyorsanız, o kitap bence gerçekten iyidir.
Akademik eğitim sana bir şeyler kazandırıyor. Biraz yol alırsan, zihninin boyutları hakkında bir fikir veriyor sana bu eğitim. Zihninin neye uyup neye uymadığı hakkında. Bir süre sonrada, zihninin yapısına hangi düşüncelerin uygun olduğu hakkında bir fikrin oluyor. Her şeyden önce,sana uymayan, sana yakışmayan düşüncelerle uğraşmamam için olağanüstü bir zaman kazandırıyor bu. Gerçek boyutlarını, gerçek ölçülerini alıp, zihnini ona göre giyindirip kuşandırıyorsun.
Hollywood'da olmayı pek önemli bir şey sandığını anlıyordunuz. Hemen herkes öyle sanıyor. Özellikle de ağabeyimin tek bir öyküsünü bile okumamış olanlar