Amerikan-İsrail Kamu İlişkileri Komitesi (AIPAC) ABD’deki en güçlü lobi olarak bilinmektedir. Bu komitenin Washington’un Ortadoğu politikasını yönlendirdiği bilinmektedir. Mart 2003’deki Irak işgalinde bu ve benzeri İsrail lobilerinin önemli etkisi olduğu ifade edilmektedir. (Önsöz: Doç.Dr: Emin Gürses)
Sayfa 6 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
ABD’deki İsrail lobisinin yeni hedefinin İran olduğu görülmektedir. İran’ın aslında İsrail’i tehdit ettiği düşünüldüğü için saldırılacak ülke listesinde yer aldığı ABD başkanı Bush tarafından da dile getirilmiştir. (Önsöz: Doç.Dr.: Emin Gürses)
Sayfa 7 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Türkiye’nin ABD’deki İsrail yanlısı lobilere önemli ölçüde mali kaynak aktarması Türkiye karşıtı faaliyetleri engellememiş, aksine İsrail yanlısı lobinin Ortadoğu’da İsrail’in çıkarlarının Türkiye’nin çıkarlarıyla ters düştüğü durumlarda Ermeni lobisinin Türkiye karşıtı faaliyetlerinin Ankara üzerinde bir baskı olarak kullanılmasını engelleme konusunda bir adım atmadığı görülmüştür. (Önsöz: Doç.Dr.: Emin Gürses)
Sayfa 8 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Amerikan dış politikası yeryüzünün her yerinde meydana gelen olaylara bir yön vermektedir. Kargaşanın kendini tekerrür ettiği, büyük bir stratejik öneme sahip olan Orta Doğu buna en temel örnektir.
Sayfa 9 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Amerikan dış politikasının başlıca hedefi Amerikan ulusal çıkarları olmalı. Son birkaç on yıl boyunca, özellikle 1967’deki 6 Gün Savaşından beri, Amerikan’ın Orta Doğu politikasının merkezinde İsrail’le olan ilişkisi yer aldı. İsrail’e verilen kesintisiz destek ve demokrasiyi bölgede yaygınlaştırma çabası Arap ve İslam kamuoyunu öfkelendirdi ve ABD’nin güvenliğini tehlikeye attı.
Sayfa 9 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
İsrail 1976’dan beri en fazla doğrudan yıllık ekonomik ve askeri yardım alan ve İkinci Dünya Savaşı’dan beri de toplamda en fazla yardım alan ülke oldu.
Sayfa 11 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
İsrail her yıl yaklaşık olarak 3 milyar dolar doğrudan dış yardım alıyor, bu da yaklaşık olarak ABD dış yardım bütçesinin beşte birini oluşturuyor. Yani ABD her bir İsrailli başına yıllık 500 dolar değerinde yardım sağlıyor
Sayfa 11 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
İsrail, Washington’ın diğer özel muamelelerinden de yararlanmaktadır. ABD’den yardım alan diğer devletler dört taksit halinde paralarını alırken İsrail bütün ödeneğini her mali yılın başında bir seferde almakta, böylece ekstra faiz elde etmektedir. ABD’den askeri yardım alan ülkelerin çoğu bu yardımın tamamını ABD’de harcamak zorundadırlar, fakat İsrail kendisine ayrılan kaynağın yaklaşık olarak % 25’ini kendi savunma sanayisini desteklemek için kullanabilir.
Sayfa 11 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
İsrail, ABD’den aldığı yardımı nasıl harcadığına dair hesap vermek zorunda olmayan tek ülkedir.
Sayfa 11 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
ABD İsrail’e NATO müttefiklerine vermeyi reddettiği istihbaratlara erişim imkânı vermekte ve İsrail’in nükleer silahlar edinmesine göz yummaktadır.
Sayfa 12 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Dahası Irak işgaliyle başlayan, Bush yönetiminin Orta Doğuyu dönüştürme ihtirası kısmen de olsa İsrail’in stratejik pozisyonunu iyileştirmek içindir.
Sayfa 13 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Kısacası Amerika’nın İsrail’e sağladığı desteğin eşi benzeri yoktur.
Sayfa 13 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu