Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir slogan, devrimci bir kurumun örgütlenme biçi­mi tarafından değil, fakat onun etini ve kanını oluşturan özü tarafından belirlenir.
Sayfa 165 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Talihsizliğimiz, Rusya'nın bir küçük-bur­juva ülkesi olması, bunların şimdilik hala Kadetlerle uzla­şan Sosyal-Devrimcilerin ve Menşeviklerin peşinden gitme­sidir. Ve kitleler, burjuvaziyle uzlaşma fikrinden hayal kı­rıklığına uğrayıncaya kadar, devrim duraksayacak ve tökezleyecektir.
Sayfa 163 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Reklam
Liberal burjuvazi ve İngiliz-Fransız sermayesi, kapita­listlerin ve çiftlik sahiplerinin iktidarı temellerinde sarsıl­madan kalırken, kitlelerin şevkini canlandırıp, bunu büyük bir savaş için kullanmak amacıyla Rusya'da, Jön Türklerin yaptığına benzer küçük bir devrim yapmak istiyorlardı.
Sayfa 159 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Üçüncü bir yol yoktur, ve üçüncü bir yol arayan Men­şevikler ve Sosyal-Devriniciler, kaçınılmaz olarak gemiyi ka­raya oturtacaklardı.
Sayfa 129 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Biz, Marksistler olarak şunu demeliyiz: Bu bir kuruluşlar sorunu değildir, sözü edilen kuruluşun hangi sınıfın siyasetini yürütmekte olduğu sorunudur. Biz kayıtsız-koşulsuz , içinde çoğunluğa sahip olduğumuz Sov­yetlerden yanayız, ve böyle Sovyetler yaratmak için elimiz­den geleni yapacağız. Ama iktidarı karşı-devrimle ittifak içi­ne girmiş olan Sovyetlere devretmek - bunu yapamayız. Söylediklerim şöyle özetlenebilir : Hareketin barışçıl ge­lişme yolu sona ermiştir, çünkü hareket, sosyalist devrim yoluna girmiştir. Köylülüğün en yoksul tabakaları dışında, küçük burjuvazi, şimdi karşı-devrimi destekliyor. Bu yüzden şimdiki aşamada “Tüm İktidar Sovyetlere!” sloganının modası geçmiştir.
Sayfa 121 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Proletarya diktatörlüğünün olanaksız olduğunu, çünkü proletaryanın nüfusun azınlığını oluşturduğunu söyleyen yoldaşlar, çoğunluğun gücünü mekanik yorumluyorlar . Sov­yetler bile, onun içinde örgütlenmiş yalnızca 20 milyon in­sanı temsil ettiği halde, örgütlülükleri sayesinde tüm nüfu­sun kendilerini izlemesini sağlamışlardır. Ekonomik yıkımın zincirlerini kırabilecek örgütlü bir gücü tüm nüfus izleyecektir.
Sayfa 120 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Reklam
Devrim zamanında gericilik diye bir şey yoktur. Bir sınıf diğerinin yerine iktidara geçtiğinde, bu geri­cilik değil, fakat devrim ya da karşı-devrimdir.
Sayfa 120 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
“Tüm İktidar Sovyetlere !” eski slo­ganına bağlı kalmaya devam edebilir miyiz? Elbette ki ha­yır. İktidarı, gerçekte burjuvaziyle el altından anlaşan Sov­yerler’e devretmek, düşmana yardım etmek olacaktır.· Zaferi kazandığımızda, iktidarı yalnızca, kırın en yoksul tabakaları tarafından desteklenen, işçi sınıfına devredebiliriz.
Sayfa 118 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Bizler iktidarı ele geçirmeye çalışmamaktan dolayı kınanabiliriz. 3 ve 4 Temmuz'da iktidan ele geçirebilir; Sov­yetler'in Merkez Yürütme Komitesi'ni ele geçirdiğimiz ikti­darı onaylamak zorunda bırakabilirdik. Fakat sorun şudur, iktidarı elde tutabilir miydik? Cephe, taşra ve bir dizi yerel Sovyet, bize karşı ayaklanacaklardı. Taşranın desteği olmak­sızın iktidarı temelsiz olurdu. Böyle koşullar altında, ikti­darı ele geçirmekie kendimizi gözden düşürmüş olurduk.
Sayfa 118 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
Marksizm ve yasal imkanlar - Mutlak değil diyalektik
Yaklaşan çarpışmaları layıkıyla ve örgütlü tarzda kar­şılamalıyız. Esas görevlerimiz şunlar olmalıdır: ı) işçileri, askerleri ve köylüleri sabra, metanete ve ör­gütlülüğe çağırmak; 2) örgütlerimizi canlandırmak, sağlamlaştırmak ve ge­nişletmek; 3) hiçbir legal fırsatı tepmemek, çünkü hiçbir karşı­ devrim bizi gerçekten yeraltına süremez. Sınırsız ve vahşi baskılar dönemi geçmiştir, bir «yasal» zulüm dönemi yerleşmektedir ve biz, yasanın bize tanıdığı her fırsatı iyice kavramalı ve kullanmalıyız.
Sayfa 117 - İnter Yayınları, 1989.Kitabı okudu
190 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.