Mart 1983 tarihli sayısında bir İslamcı feminist ile yapılmış, "Ben Bir İsyankarım" başlıklı bir röportaj yayımladı. Yalnızca bu başlığın altındaki hikayeyi bilenler, bu yazının ortaya koyduğu meydan okumayı görebilirler. Röportajı veren kadın, Mı­sırlı yazar, doktor ve feminist Naval el Saadavi idi. Röportajı tele­vizyonda dinleyen Devlet Başkanı Burgiba, Saadavi'nin Arap ka­dınları arasındaki kurtuluş hareketlerinden bahsederken kendi is­mini hiç telaffuz etmediğini görünce küplere bindi. Burgiba, Tu­nus televizyonundaki sorumlu kişinin işinden atılması talimatını verdi çünkü bu televizyoncu, bir Arap kadınının Büyük Savaşçı (el-Mücahit el-ekber) Burgiba'dan söz etmeksizin kurtuluş müca­delesi hakkında konuşmasına izin vermişti.
Keder ve boyun eğme Hayır, kitleler masum aldatılmışlar değil, bir noktada, belirli bir dizi koşul altında faşizmi istediler. Açıklanması gereken, tam da kitlelerin bu sapkın arzusudur. -DELEUZE VE GUATTARI Güç sahibi olanlar hükmedebilmek için, dönüşümü mümkün kılacak güçleri sürekli olarak bastırmaya ve denetim altında tutmaya ihtiyaç duyar.
Sayfa 59