Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kadir Karaşahin

Kadir Karaşahin
@kadirkrshn
“O da insanlığın ilk döneminin düzensiz, hayvansı ve güven içinde olmayan bir dönem olduğu görüşündedir. Bu dönemde iyiler mükafatlarını bulamamakta, kötüler cezalandırılmamaktadır. Bu, kısaca gücün ve şiddetin hakim olduğu bir çağdır. Ancak bu durum insanın temel ihtiyaçlarına aykırı olduğu için bir süre sonra insanlar bu gücün ve şiddetin ortadan kaldırılması, adaletin hakim olması ve suç işleyenlerin cezalandırılması için yasalar koymayı düşünmüşlerdir. Bu ikinci dönemde yasalar aleni olarak işlenen suçları engellemeyi sağlamıştır ancak gizlice işlenen suçları, şiddet fiillerini ortadan kaldırmakta yetersiz olmuştur. İşte bu dönemde de akıllı, uzağı gören, kurnaz düşünceli biri insanları bu gizlice işledikleri suçlardan da caydırmak için tanrı korkusunun işe yarayacağını düşünmüştür. Böylece her şeyi gören, her şeyi işiten, insanların gizlice işledikleri suçları kadar gizli niyetlerini gözünden kaçırmayan tanrılar kavramını icat etmiştir. Böylece o insanları tanrılar diye bir soyun varlığına inandırmış ve hayatlarını tanrı korkusuyla doldurarak onları deyim yerindeyse ehlileştirmiş ve medenileştirmiştir.”
Sayfa 89 - KritiasKitabı okuyor
Reklam
“Adalet, güçlünün işine gelendir.”
Sayfa 82 - ThrasymakhosKitabı okuyor
“Tanrılara gelince, ne onların var oldukları, ne var olmadıkları ne de ne şekilde olduklarını biliyorum; çünkü bu konuda bilgi edinmeyi engelleyen çok şey var: onların duyularla algılanmamaları, insan hayatının kısalığı.”
Sayfa 39 - ProtagorasKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“İnsanın ilk dünya görüşü animizmdi ve bu görüş psikolojikti, herhangi bir bilimsel dayanağı ihtiyacı yoktu, zira insan ancak dünyayı bilmediğini ve tanımanın yollarını bulması gerektiğini idrak ettiğinde bilim ortaya çıkar. Fakat ilkel insan için animizm doğal ve bilindikti; dünyanın nasıl olduğunu biliyordu, insanın kendini hissettiği gibiydi dünya. Dolayısıyla, ilkel insanın kendi psikolojisindeki yapısal koşulları dış dünyaya aktardığını düşünebilir, bir yandan da, animizmin şeylerin doğası hakkında öğrettiklerini insan ruhuna geri aktarmaya çalışabiliriz.”
Sayfa 96
“Nitimur in vitimum.” - Çabamız yasak olana ulaşmak içindir (Ovidius)
Reklam
“Küçük şeyleri, yani yaşamın temel konularını küçümsemeyi öğretmekle, en zararlı olanları büyük insan yerine koymakla ülke yönetimlerini, toplum düzenini, eğitimi de ta köklerine dek bozdular…”
“ Kim bilir Stendhal’ı kıskanıyorum belki de… Benim yapacağım türden en güzel tanrısız nüktesini aldı elimden: “Tanrı’nın tek kusuru var, o da olmayışıdır”… “
“Aslına bakarsanız, Tanrı, üstünkörü bir yasaktan başka bir şey değildir bizlere: düşünmeyeceksiniz!…”
“Bu yüzden insanlarla alışverişim hiç de kolay bir sabır sınavı değildir; benim insan sevgim, başkasının duygusunu paylaşmakta değil, paylaştığım duyguya katlanabilmektir.”
“Benim insan sevgim sürekli bir kendimi yeniştir. Ama ben yalnızlık olmadan edemem; yalnızlık, yani iyileşme, kendine dönüş, özgür, hafif, esinen bir havayı solumak…”
Reklam
“Varlığımın talihi, tek oluşundan, yazgısından gelir: Bilmece gibi, ben babamla birlikte çoktan ölmüşüm, ama annemle birlikte yaşıyorum, yaşlanıyorum.”
“Fısıltıyla söylenen sözlerdir fırtınayı getiren, güvercin ayaklarıyla gelen düşünceler yönetir dünyayı…”
“Çünkü şimdiye dek, yalnızca doğruları yasakladılar.”
“Yanılgı (ülküye inanç) körlük değil korkaklıktır…”
“Yasaklar içinde uzun bir gezginlikten edindiğim bilgimle, bugüne dek oluşturulan törel değerlerin ve kuralların, idealleştirmelerin nedenlerini, benden istenenden başka türlü görmeyi öğrendim.”
105 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.