Douglas şöyle yazar: "Okuyucu paralel biçimde düzenlenmiş ama oldukça farklı görünen iki sayfa buldugunda, asıl mesele, mürettibin kafasının karıştığına hükmetmek değil, bu (iki parça) arasındaki ortak noktanın ne olduğunu sorgulamaktır," (s. 36) ve "İki eş kısım arasında benzerlik olmasını bekleriz ama paralellik her zaman açık degildir. Kafası karışık bir okuyucu, bunun üzerine daha fazla tefekkür etmeyi ve ilk bakışta benzeşmez görünen iki boncuğu aynı ipliğe geçiren mürettiplerin kafalarındaki muğlak benzerlikler üzerine düşünmeyi zorlu bir iş kabul edebilir."(s.56)
Son:
"Orhan Pamuk'un ressam olmaktan vazgeçip yazar olmaya karar vermesi hayatın işte bu karmaşıklığıyla baş edebilmek için edebiyatın en elverişli sanat olmasındandır herhalde. O da ustaları gibi, kendi deyişiyle "kafası karışık bir yazardır çünkü."
Sayfa 271Kitabı okudu
Reklam
İnsanı mutluluktan mutluluğa sürükleyen bir yol, ta ki kişi bir aydınlanma anında labirentin içinde dönüp durduğunu, daha fazla ilerleyemeyeceğini, öncekinden daha endişeli ve daha kafası karışık bir hâlde fark edene kadar. Bunlar sıradan bir yazar tarafından yazılmadı. Okuduktan sonra yazılarınıza da size güvendiğim kadar güvendim.
Önce yazdım sonra yaktım… biraz seni en çok kendimi…
Kafası karışık olduğunda ve işin içinden çıkamayacağını hissettiğinde duygu ve düşüncelerini kağıda aktarır, okur, yazar, tekrar okurdu. Rahatladığını hissettiğinde ise yazdıklarını törensel bir edayla yakar ve yok ederdi.
Sayfa 105Kitabı okudu
_Tarih felsefesi, tarihin düşünme bakımından ele alınmasından başka bir şey değildir. Çünkü insan düşünendir; hayvandan bu noktada ayrılır, insanca olan her şeyde, insanca olduğu ve hayvanca olmadığı sürece, düşünme vardır; böylece, tarihle her türlü uğraşmada düşünme vardır. _Tarihe, objektif olarak yukardan bakılırsa, olay kuşbakışıyla doğru
Mustafa Mond'un okumayı yeni bitirdiği çalışmanın adı Yeni Bir Biyoloji Teorisi" idi. Bir süre düşünce içinde, kaşlarımı çatarak oturdu, sonra da kalemini alıp kapak sayfasına söyle yazdı: "Yazarın amaç kavramına matematiksel yaklaşımı yenilikçi ve son derece ustaca, fakat aykırı ve sosyal düzen açısından bakıldığında tehlikeli ve yıkıcı. Yayınlanamaz. Altını çizerek yazmayı sürdürdü. "Yazar gözetim altında tutulacaktır". İmzalarken yazık diye düşündü. Ustalıklı bir çalışmaydı. Ama bir kez amaç türünden açıklamaları kabul etmeye başladınızmı, ne sonuçlar doğurabileceğini bilemezdiniz. Üst sınıf insanlar arasında kafası karışık olanların şartlandırmasını bozabilecek türden bir düşünceydi, Egemen İyilik anlamında mutluluğa olan inançlarını yitirmelerine neden olabilir ve asıl amacın daha derinde bir yerlerde, fiziksel insanın ötesinde bulunduğuna inanmaya yönlendirebilirdi. Yaşamın amacının, mutluluğun sürekli kılınması değil, bilincin yoğunlaştırılması ve arınması, bilginin zenginleştirilmesi olduğunu düşünmeye itebilirdi insanları. Denetçi de bunun büyük olasılıkla doğru olduğunu düşünüyordu. Ancak bugünün şartlarında kabul edilemezdi. Kalemini tekrar alıp "Yayınlanamaz"...
Sayfa 181Kitabı okudu
Reklam
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.