.... Ayn Rand ABD’yi nasıl ayarttı? “Toplumumuz merak uyandırıcı yeni bir evreye girerken okur kitlesini daha kaygı verici ve hastalığa meyilli bir boyuta getiren Ayn Rand’in felsefesi ahlakdışılığıyla neredeyse kusursuz.” –Gore Vidal (1961) ABD tarihinde nadiren bir yazar toplumu daha az veya daha çok şefkatli bir hale getirebilmiştir.
Cahil bir yazar
Güzel bir rüyadan uyanmıştı. Kafası oldukça karışık, ne yapacağını şaşırmış haldeydi. Alışmış olduğu karanlık dünyası garip geliyordu, sanki ilk defa bu karanlık dünyaya girmiş gibiydi. Oysa rüyada bile güzel olan kabul etmemişti kendisini. O, karanlığa aitti. (Henüz bitmemiş bir çalışmadan alıntı. Son hali ile farklılıkları olabilir. )
Reklam
Thomas Bernhard Söyleşisi :
 Söyleşi Edebiyat Kültür Sanat
Özdeyişler - Filozoflar
_Büyücü elini şıklattı, fakirlik yok oldu; büyücü bir kez daha elini şıklattı, savaşlar yok oldu. Politikacı elini şıklattı; büyücü yok oldu. _Halinize şükredin, zira Allah sizi Amerika, İsviçre ya da Fransa gibi bir ülkede yaşayan, her türlü sosyal hakka sahip, mutlu ve huzurlu zengin bir kâfir olarak da yaratabilirdi. _Yücelmek için özür
Cumhuriyet devrinin büyük İslam âlimi Bediüzzaman Said Nursi, vefatının 63. yıldönümünde rahmetle yâd ediliyor. Kafası karışık olan bazı yarı aydınlar hariç, Türkiye’nin medar-ı iftiharı olan münevverler ve sanatkârlar, Nursi’nin yaptığı İslami hizmetleri ve Kur'an'a hizmetini takdir ediyorlar ve alkışlıyorlar. Hatta çağımızın
Yazdıklarında kendimizi bulduğumuz yazar ve şairler, şarkılarında kendimizi bulduğumuz müzisyenler ve filmlerinde kendimizi bulduğumuz yönetmenler rehberimiz oldu, fukaralık ve sefaleti zevke dönüştürdük, mutsuzluktan kalkan, öfkeden mızrak yaptık, uyumsuzluğumuzu mükemmel bir şeymiş gibi savunurken bizden önce yaşamış kişileri referans olarak sunduk ve nefret ettiğimiz her konuda da başı çeken sapkın ve şaşkın varlıklar olduk. Yalnız, mutsuz, bencil, kafası her zaman karışık, huysuz ve huzursuz yaratıklarız. Azınlığa ve ayrıksıya tutkunuz. Sevilmeyeni severiz. Mutsuzluktan yakınırız ama melankolik olana ilgi duyarız. Pislikten haz duyan zarafet bağımlılarıyız. Tuhafız işte. Her zaman yanlış ata oynar hep kaybederiz ama ümidimizi asla kaybetmeyiz. Tabii bu bizi iyimser biri yapar mı? Hayır. İyi şeyler olduğunda tadını çıkarmayı biliriz fakat kötü bir şey olduğunda ya da hiçbir şey olmadığında hep pesimistiz. Güzel adam da değiliz iyi kadın da. Papatyadan çok kaktüs severiz. Sizinle bizim aramızdaki en büyük fark: siz herkesi niteliklerine göre konumlandırıp başkalarının eylemlerine göre şekil alırken biz herkesi sorgusuz kabul ederiz ama hiçbir şey için de karakterimizden ödün vermeyiz. Bizden bir yol olmaz. İşler yolunda gitmediğinde yoldan çıkmaya bahane ararız. Hepimizi üst üste koysanız bir adam etmeyiz ama biz de bu lânet gezegene aidiz ve sizler de bizden daha makbul şeyler değilsiniz!
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.