Anımsadığım diyaloglar ya eksik ya da hatalı. Zihnimdeki sahneler fazla tiyatral geliyor şimdi.
Sayfa 42 - Baran GüzelKitabı okudu
Eugene Ionesco
Ben varlığa bir türlü alışamadım; dünyanın varlığına ya da öbür şeylerin varlığına... Kendi varlığıma da alışamadım; içini, özünü boşaltmakta olan biçimlerle karşılaşıyorum durmadan; gerçek gerçek değil; sözcükler, yalnızca anlamsız sesler; evler, gök hiçliğin dış görüntüsü... Kendimi gözden geçiriyorum, anlaşılmaz, nedeni bilinmez bir acıya gömülmüşüm, adı konmamış üzüntüler, gereksiz pişmanlıklar içinde boğuluyorum, bir çeşit aşk, bir çeşit nefret, bir neşe gösterisi, tuhaf bir acıma duygusu (neye? kime?)... Bana kalırsa, benim tiyatrom daha çok kendini ortaya vurmak. Ama benim kendimi ortaya vuruşum anlaşılacak gibi değil, sağır kulaklara çarpıp kalıyor, başka türlü de olabilir mi?
Sayfa 36Kitabı okudu
Godot'yu Beklerken, Samuel Beckett
Bir ayağımız mezarda dünyaya getirirler bizi, güneş bir an parıldar, sonra yeniden gecedir.
Sayfa 35Kitabı okudu
Tokadı duyuluyor şimdiden hayatın,
Kızardı kızaracak yanağın.
Öteki tarafına da vuracaklar
En sağlamından bir vurgun.
Ağır işliyor terazisi kaderin.
Sayfa 23 - Nazlı BaşaranKitabı okudu
Maya Angelou
Hiçbir zaman hayırsever biri olarak bilinmesem de olur, fakat kesinlikle merhametli biri olarak tanınmak istiyorum.
Sayfa 7Kitabı okudu