Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Cesaret çılgınlıktan diğerlerinin yaşamını umursamamaya, sarhoşluktan gözü karalığa ve karşılıksız budalalıktan, bir adamı terletip titretecek ve kusturacak, ardından da gidip yapması gerektiğini düşündüğü şeyi yaptıracak kadar pek çok davranışı kapsar."
Sayfa 7
"Hayatın karşınıza bir anda ani bir değişim çıkarma eğilimini düşününce, bir şeyi planlamak için çok zaman harcamak anlamsız."
Sayfa 328Kitabı okudu
Reklam
"Cesaret çılgınlıktan diğerlerinin yaşamını umursamamaya, sarhoşluktan gözü karalığa ve karşılıksız budalalıktan, bir adamı terletip titretecek ve kusturacak, ardından da gidip yapması gerektiğini düşündüğü şeyi yaptıracak kadar pek çok davranışı kapsar."
"Dünyanın sonu gelse de sevgi ve müzik var olmaya devam edecek."
"Tavsiye mi istiyorsun? Tavsiye verilmek için fazla yaşlı, tavsiyeye uymak içinse fazla gençsin."
Sayfa 71 - EpsilonKitabı okudu
Ey bunu okuyan kimse, onun son sözlerini duysaydın eğer, gecikmiş tövbelerinden dolayı deliliğe mahkûm olurdun.
Sayfa 18 - EpsilonKitabı okudu
Reklam
Ama Sassanach senin kalbinin gerçek yurdu benim ve bunu biliyorum.
Sayfa 583Kitabı okudu
"Dünyanın sonu gelse de sevgi ve müzik var olmaya devam edecek."
Sayfa 527Kitabı okudu
"Anne babanı gençken kaybettin, mo nighean donn ve dünyada yurtsuz bir şekilde dolanıp durdun. Frank'i sevdin..." Bir an dudaklarını birbirine bastırdı ama sanırım bunu bilerek yapmamıştı. "Ve tabii ki Brianna ve Roger Mac'i ve çocukları da sevdin... Ama Sassenach- senin kalbinin gerçek yurdu benim ve bunu biliyorum." Ellerimi dudaklarına götürdü ve avuç içlerimi öptü, önce birini sonra diğerini - parmaklarıma değen nefesi ılıktı ve kirli sakalı yumuşaktı. "Başkalarını sevdim ve birçok insanı seviyorum, Sassenach ama kalbimin tümüne yalnızca sen sahipsin, tamamı senin ellerinde," dedi usulca. "Ve bunu biliyorsun."
Biraz sonra, "Gökyüzünü görüyor musun?" dedi. Ufuk koyu eflatun rengindeydi ve yukarıda mavi-siyah bir boşluğa dönüşüyordu. İlk görünen yıldızlar sanki uzakta yanan lambalar gibiydiler. "Görmemek mümkün değil." "Evet." Jamie kafasını geriye yatırdı ve yukarıya baktı. Uzun, düzgün burnunun, yumuşak geniş dudaklarının ve uzun boynunun görüntüsü sanki onları ilk kez görüyormuşum gibi beni mest etti. Yukarıya bakmaya devam ederek, sessizce, "Yukarısı da bir boşluk ama ona bakmaya korkmuyoruz," dedi. "Ama orada ışıklar var. Bu her şeyi değiştirir." Sesim boğuk çıkmıştı, yutkundum. "Fakat sanırım termodinamiğin ikinci yasasına göre yıldızların bile bir ömrü var." "Hmm. Sanırım insanlar canlarının istediği yasayı uydurabilirler. Ama Tanrı umudu yarattı. Ve yıldızlar sönmeyecek." Bana döndü, çenemi tuttu ve beni nazikçe öptü. "Aramızdaki aşk da öyle."
33 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.