Doğrular için dünyada rahat kalmadı.
Sayfa 9 - Atlas KitabeviKitabı okudu
Yokluk dürtülerin en korkuncudur.
Sayfa 10 - Atlas KitabeviKitabı okudu
Evin içinde kaynanamın hışmından titremeyen yoktur ki!
Sayfa 1Kitabı okudu
"Eski çağda alışıldığı gibi idarecilik tutumuyla çıktığı anda hastalığı derhal kökünden tedaviye dikkat göstermek değil, üstten, şöylesine ele alıp örtbas etmek usulüyle kapatmak yoluna gitti. Yara işliyor; ağrısı, yakıcılığı artıyor, fakat örtülmekten, sözü yasaklanmaktan başka iyileştirme çaresi düşünülmüyordu. Deşilmek istenen fena kokular, çürümüş etler, yaralar örtülünce cerahatlerin bir gün en sağlam sargıları da çürüterek en acı, en çirkin görünüşleriyle kıpkızıl meydana çıkacaklarına şüphe yoktur."
Sayfa 360Kitabı okudu
İnsanlar vakalara değil vakalar insanlara hakimdir. İnsanoğlu kendinde hakim olma kudretini vehmederek birçok şeyleri vukuundan evvel sezinleyerek kendi lehine değiştirmeye uğraşıyor.
Sayfa 34Kitabı okudu
Her milletin mahkemeleri bugün yüksek sesle vicdanı, kanuni hakkı insanlığa karşı bağırmaya cesaret edebilselerdi. Çoktan batıl susar adalet yerini bulurdu.
Sayfa 51Kitabı okudu
Milletlerin siyasi kuvvet ve rolleri bulutların teşekküllerine benzer. Hiçbir an için istikrar kabil değildir. Bugün mağlûp bir millete tatbik olunan haksızlık yarın sonu gelecek diğer bir kavme de aynen teşmil edilecektir. Çünkü bu âlemde yok olmaktan kurtulan bir mahlûk yoktur. İş insanlığı, aralarında yaralananı yarala yan hayvan sürülerinden ayıracak medeni kanunlar tesisiyle yükselmektedir.
Sayfa 51Kitabı okudu
"Hak nedir?" deyince bugün "kuvvettir" diye müthiş bir cevap karşısında bulunuyoruz. Kuvvet hak olduktan sonra "kavi" maddi manevi hiçbir mahkemenin tavassutuna lüzum görmez. Meseleyi silahıyla bitirir.
Sayfa 51Kitabı okudu
Bütün dünya meselelerinde olduğu gibi şeytanlarla melekler boğuşuyordu. Bu garibeler âleminde ne tam iyilik vardır ne de umumi fesat hayat daima bu ikisinin çarpışmalarından çeşni alıyor. Şeytanlar olmasaydı melekler iblisleşirler, melekler olmasaydı şeytanlar melekleşirlerdi.
Sayfa 51Kitabı okudu
Hak, adalet, merhamet, ar, hayâ gibi insanlığı hayvanlıktan ayıran ne kadar mukaddes kelimeler varsa günden güne manalarını kaybediyorlar.
Sayfa 52Kitabı okudu
En büyük milletleri ekseriya düşüren şeyler toptan tüfekten ziyade işledikleri hatalar, irtikâp ettikleri haksızlıklardır.
Sayfa 52Kitabı okudu
Medeniyet merkezi büyük memleketlerde âlimler ilim için çalışırlar. Bizde bu türlü şöhretten aile geçindirmek, karın doyurmak için fayda bekleniyor.
Sayfa 61Kitabı okudu
Ne dediğini bilmeyen abuk subuklar itibar ve taraftar buldular. Cahiller parladı.
Sayfa 61Kitabı okudu
Meydanda cahil kalmadı herkes öğretmeye heveskâr. Öğrenmek isteyen görülmüyor.
Sayfa 61Kitabı okudu
İktidarınız, hamiyetiniz bir küçük memuriyeti hüsnü idareye kâfi değilken her birinizin devletin büyük işlerinden sekiz on büyük dolabınız vardı. Çevirdiniz... Çevirdiniz... Dünyanın altını, üstüne getirdiniz. Türk'ü ezdiniz, ezdirdiniz. Soydunuz, soydurdunuz Astınız. Kestiniz. Sürdünüz. Süründürdünüz. Şimdi hayran hayran mazlumlar arasında dolaşıyorsunuz. Söyleyiniz geçen kanlı devrin mesulleri kimlerdir? Bunları yerde mi, gökte mi arayacağız? Hokkabaz değnekleri sizin ellerinizde idi. Bütün vukuata siz kumanda ediyordunuz.
Sayfa 70Kitabı okudu