Kusurun bende olduğuna inanmak rahatlatıcı çünkü gücü elimde hissettiriyor.”
Kitap hakkında ne yorum yapacağımı inanın bilmiyorum bana o kadar karmaşık duygular yaşattı ki okurken güldüm, üzüldüm, ağladım, kızdım, mutlu oldum çok karmaşıktı..
Bi ara o kadar sinirlendim ki kitabı yarım bırakmayı düşündüm fakat daha sonra devam ettim. Okuyan insanların kendine çok ders çıkaracak noktası var.
Herkese tavsiye ediyorum gerçekten güzeldi kendinizi aşırı bi beklentiye sokmayın ama otobiyografik okuyacağınız bilerek başlayın..
Yazar Tara Westover, tamamen otobiyografik özellik taşıyan bu ilk kitabında hayatının yirmi yılını bize anlatıyor. Ama ne hayat. Nasıl bir kurtuluş mücadelesi. Okulda eğitimin, doktor veya hastahaneye gitmenin , ilaç kullanmanın hatta tuvalet çıkışında ellerin sabunla yıkanılmasının bile büyük günahlar arasında olduğu bir inanç sisteminde yaşayıp , bütün bunlara karşı gelmenin özellikle de aile içindeki insafsız sonuçlarına katlanılarak verilen bir hayatta kalma mücadelesi. .