Bu âlemin bir yaratıcısı olduğuna inanmak iman değildir. Bu sadece bir inançtır. Doğru ve iyi bir inançtır da üstelik. Ama böyle bir inanç iman değildir. İman bilgi de değildir. Bazı teolojik önermeleri bir kıyas oluşturacak şekilde bir araya getirerek sonuçta bu âlemin bir yaratıcısı olduğu bilgisini elde etmek mümkündür. Ama böyle bir bilgi iman değildir. İman yakin, bilim ve felsefe de değildir. Bütün bunlar olmadığına göre şu halde iman nedir? İman tercihe dayalı bir eyleme ve yaşama biçimidir! Bu eyleme ve yaşama biçiminin özü, insanın gerçek benliğine ulaşabilmek için fani benliğinden vaz geçerek delicesine Allah’a yönelmesidir! İman, insan varlığının derin bir dinamizmine tekabül etmektedir. Böyle bir iman güven, aşk ve umut duygularıyla birlikte bulunur. Tıpkı bir bebeğin kendisini tam bir güven içerisinde annesinin kollarına bırakması gibidir iman! Çünkü bir bebek kendisini annesinin kollarına bıraktığında aslında bütün varlığını ona teslim etmektedir. Böyle bir teslimiyet tam bir güvene dayanmaktadır. İşte iman Allah karşısında böyle bir haleti ruhiyeye sahip olmaktır. İmanın tıpkı kimyasal bir iksir gibi olduğunu unutmamak gerekir. Aşk gibidir iman, öyle herkese nasip olmaz. Çünkü iman oldukça nadir rastlanan bir mücevherdir. Bunun dışındaki her şey imanın tezahür kalıplarından başka bir şey değildir. Muhammed Müctehid ŞEBUSTERİ
Kinyas ve Kayra’yı nefesi daralmadan, kalbi sıkışmadan okuyabilen oldu mu acaba?
Reklam
Güz Sancısı(Şiirlerim)
Pozitivist ve materyalist emirler yağıyor üstüme Birtakım değerler vuruyor İsa kalan yüzüme Suni göstergeler aleyhime Mutsuzluğum kucaklıyor Hırpani haykırışlarımın güz döneminde Palyatif dokunuşlarla iltihaplanıyor ruhum Kırık bir daldan su sızıyor Yaslı çehreme Hikmetim yok ki delil gösterecek Kuvvetsiz kelimelerim ve zihnimden başka Körelmeyen huzursuz sızılarımdan söz ediyorum İcma,kıyas usülü tefrisatlar dindirmiyor seküler yanımı Kirli bardağın ucundan bakıyorum Zalim tefeciye kaptırdığım pas tutmuş yaşamıma Sinirleri yıpranmış sözcüklerimi sana emanet ediyorum Tanrım Onları çocukların üşümediği beldelerde sakla. Furkan Güreci
‎Merğinânî'nin Hidâye’sinin mukaddimesinde yer alan ‎“والاعتبار بالأمثال من صنعة الرجال” ‎yani “Kıyas yapmak ancak adam işidir” ifadesi, “adam” lafzının herkes için kullanılamayacağını göstermektedir.
Tenzihi sıfatlar hakkında kıyas yapılamaz zira Ahadiyet’lik söz konusudur. Yani TEK. Teşbihi sıfatlar , Vahidiyet kesbeder ve kesrete (=çokluğa ) kapı açar… * La İlahe İllallah * sözü , Sizi Allah ve Rasulü Muhammed a.s.v. e götürmüyor ise, Ya * Zahiriliğin çukuru * na düşersiniz ki günümüzde ki örneği İslami Radikal gruplar ; Ya da * Batıniliğin çukuru * na düşersiniz ki günümüzdeki karşılığı ezoterizm, simya, magic yanlısı gruplar… Sosyoloji günlükleri,
"Gaza" diyerek dindaş öldüren zavallı dindaşlar; Ipıssız yuvalar; kimsesiz köyler; çökük damlar; Emeksiz günler; yarın düşüncesi bilmez akşamlar!
Reklam
1.000 öğeden 961 ile 970 arasındakiler gösteriliyor.