“Zaman ki sonsuzdur
Bitmemiş şiirler gibidir.
Bazı hüzünleri
Bazı nehirleri tutup anlatmak gibidir.
Biz ki zamanı tırnak içine alıp yaşadık
(İsteğin bulanık kıyısında).”
“Bu nasıl bir yağmur, nasıl zelzele
Gittiğim her yerde ıslanıyorum
İçimde göklerin karanlığı var
Yolumu kesiyor dereler, dağlar
Ruhum bir denizde büyüyen bir ada
Bir rüya mı gördüm bilmem aynada
Neden yıldızlara yaslanıyorum”
“Takvimlere bakınca çöküyor can kalesi
Günlerin boynu bükük, ay yaralı içimde
Öyle bir kanattın ki dakikalar ve hüzün
Ateşten damlalarla yakıyor ellerimi
Öyle bir öğrettin ki ne olduğunu vaktin
Beklemiyorum artık yıldızları ve seni”
“Arama mevsimlerin esrarını âhında
Bitsin artık aldanış, bu hüsrân ve bu nazar
Öldür kelimelerin feryadını ruhunda
Suskunluğun sarayı ya kalbindir, ya mezar”
“Değil mi ki içinde parlayan her yıldızın
O elemli gecede kaydığı bir gök vardı
Dirilmiştin bir şiir ikliminde ansızın
Heyhat, yine gönlünün çiçekleri sarardı”