Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

100 Soruda Felsefe El Kitabı

Selahattin Hilav

En Eski 100 Soruda Felsefe El Kitabı Sözleri ve Alıntıları

En Eski 100 Soruda Felsefe El Kitabı sözleri ve alıntılarını, en eski 100 Soruda Felsefe El Kitabı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
«Felsefe» sözcüğü, eski Yunancadan Arapçaya ve bu dilden Türkçeye geçmiştir. Sözcüğün Yunanca aslı «philosophia> dır ve İki ayrı sözcükten oluşur: «Phila», «sevgi» anlamına gelir; «sophia» İse, «bilgelik» ya da genel olarak «bilgi» demektir, öyleyse, «philasophia», bilgi ve bilgelik sevgisi, aşkı anlamına geliyor. «Philosoptıos» (filozof) da, «bilgeliği seven», «bilgiyi arayan ve ona ulaşmak İsteyen kişidir.
Sokrates, bundan ötürü, «kimse, bilerek k­ötülük işlemez» diyordu. Demek ki felsefe sözcüğünü, başlangıçta taşı­dığı anlam İçinde ele alırsak, yalnızca bilmenin değil, ahlaka uygun ve mutlu bir yaşam sürmenin de söz konusu olduğunu; felsefe denin­ce, sağlam bilgiler edinme çabası kadar, doğru, ahlaklı ve mutlu yaşama çabasının da göz önünde tutulduğunu kavrarız.
Reklam
Filozof Kimdir?
philasophia» nın, bilgi ve bilgeliğe duyulan «sevgi» ya da «dostluk» olmasıdır. «Philasophos» yani filozof, şu ya da bu koşula, duruma, ya da kişiye bağlı olarak değişiklik göstermeyen, yani şuna ya da buna «göre» olmayan «mutlak» doğruları ve kesin bilgileri bildiğini İleri süren bir kimse değildir. Bunun tam tersine, bilgiyi ve bllgellğf arayan, seven, ele geçirmek İsteyen kimsedir.
«Felsefe, kendini bilinçli hale getiren düşüncedir.» Hegel
Demokritos, İnsanoğlunu, doğru ve mutlu bir yaşama ulaş­tıracak kuralların ve İlkelerin ne olduğu sorusunu da önemle ele aldı. Filozofa göre. İnsan ruhunun dingin (sakin) ve dengeli bir du­rumda bulunması; doğru, ahlaklı ve mutlu bir yaşamın temelidir. Ruh bu durumdaysa. İnsanoğlu, İyilikten sevinç duyar, tat alır ve kötülüğü düşünmez. Ruhun bu durumda bulunmasını, daha doğ­rusu bu duruma ulaşmasını sağlayan şey de, korkulardan ve boş İnançlardan sıyrılmış olmasıdır. Korkulardan ve boş İnançlardan İse ancak, bilgelikle; bilgiyle kurtulabiliriz.
Thrasymakhos, yasa ve adalet denilen şeyin aslında, güçlüye ve egemen olana yararlı ol­duğunu; güçsüze de zarar verdiğini ileri sürdü.
Reklam
Sokrates'in, er­demli (ahlaklı) olmakla, mutlu olmanın aynı şey olduğunu savunması, bıgün bize garip gelebilir. Ne var kİ bu görüş, bütün İlkçağ düşün­cesinin kabullenmiş olduğu «mutçuluk» («eudaimonismos») görüşü­dür. Hiçbir şey yazmamış olmakla birlikte, Sokrates'in ahlaka İlişkin olarak şu sözleri söylemiş olduğu genellikle kabul edilir: «Erdem bil­gidir» ve «Kimse, bile bile kötülük yapmaz.»
Platon’un ahlakında toplumsal bir yan vardır; ahlak ve mutlu­luk, sadece bireyin sorunu olarak değil, ondan çok daha fazla, top­lumun sorunu; bir toplumsal sorun olarak ele alınmıştır.
İnsan ruhunda nasıl üç bölüm varsa (İtkiler, İstenç - İrade • ve akıl) ve ahlaklılık nasıl bu üç bölümün kendilerine düşen İşleri yapmaları ve denge halinde bulun­maları İse; herkesin ve her sınıfın kendisine düşen İşi yapması, öte­kine karışmaması ve denge İçinde bulunması da, adaletli ve doğru bir devletin temelidir.
İlginç Türkiye’de de bu sorun var
Platon ve Aristoteles'in sistemlerinden sonra, Isa'nın doğuşundan önceki üç yüz yıl süresince, felsofenin üzerinde durduğu başlıca konu ahlak sorunuydu.
Reklam
Epikuros’a göre, kişinin gerektiği gibi yaşayarak özgür ve mutlu olması, özellikle törelerden ve cinlerden kaynaklanan boş inançlardan kurtulmasına bağlıdır.
«insanlar, birbirlerine yahut dirhemlere, dinarlara (paraya), rütbe ve mevkilere, yiyecek ve içeceklere ibadet ediyorlar da, Allah'a ibadet ettiklerini sanıyorlar.» Şeyh Bedreddin
Kant'a göre, evrenin, Tanrının ve ruhun özü gibi deneyimüstü nesneleri inceleyen metafizik, olanaksızdır: yani bize sağlam bilgiler veremez. Kant, metafiziği eleştirirken, akıl gücünü ele alır. Anlayış gücünün kategorileri (kavramları) gibi, aklın da <ideler>i vardır. Ama aklın ideleri, deneyimüstü nesnelere ilişkindir. Yani akıl gücünün incelediği nesneler, deneyimde verilmemiştir. Demek ki burada, bilginin ortaya çıkması için zorunlu olan bir koşul: yani, deneyimin sağladığı içerik yoktur. Bundan ötürü de akıl, hayali ve aldatıcı çözümler getirir.
Sayfa 104Kitabı okudu
69 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.