Resûl-i Ekrem(sav) “Bir toplum cihadı terketti mi , Allah umumi bir azap , müşterek bir bela verir.” buyurmaktadır.
Bu yüzden izzetli yaşamak, ancak cihad adına bir kısım meşakkatlere katlanmakla mümkündür.Toplum, bu meşakkatlere topluca göğüs gerecek ve aziz olarak yaşamaya hak kazanacaktır.Fakat fertler tek tek kendi hayatlarını yaşamak için cihadı terk ederse , o zaman Allah’ın umumî azabı gelir ve masumu mütecaviziyle , zalimi de mazlumuyla beraber derbeder eder. Öyleyse umûmî bir belaya maruz kalmamak için topluca cihada sarılmak şarttır.
“Kulunun tövbe etmesinden dolayı Allah Teâlâ’nın duyduğu memnuniyet, sizden birinin ıssız çölde kaybettiği devesini bulduğu zamanki sevincinden çok daha fazladır.”
(Buhari , Daavât 4: Müslim , Tevbe 1, 7, 8 )
Bir kısım manevi sıkıntılara katlanacak,maddi manevi füyuzat hislerinden fedakarlıkta bulunacak, hatta , çok defa Cenab-ı Hakk’a yakınlık ve kurbiyetin manası olan , velayet yollarını iradî-gayr-ı iradî kendi hesabımıza tıkayacak ve öyle diğergam olacağız ki Efendimiz’in (s.a.v) Cennetlere dahi cezbedilip kalmadığı ,halkın içine döndüğü gibi , biz de O’nun bu ahlâkıyla ahlaklanacak ve Allah Resûlü’nün getirdiği büyük hakikatı temsil etmeye çalışacağız.
Kim bir şey öğrenir ve sonra onu etrafa neşretmezse , söz ve davranışları ile güzel örnek olmaz ve hakka ayinedarlık yapıp onu etrafa aksettirmezse bu suçunun cezası ahirette onun ağzına ateşten gem vurulmaktır.