Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Allah Onlardan Razı Onlar Allah'tan Razı

60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları

Halid Muhammed Halid

60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları Gönderileri

60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları kitaplarını, 60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları sözleri ve alıntılarını, 60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları yazarlarını, 60 Seçkin Sahabe Hayatı - Yeryüzü Yıldızları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zeyd bin Harise
Hz. Aişe validemiz onun hakkında şöyle diyor: "Resûlullah (s.a.v.) Zeyd'i bir orduyla birlikte gönderdi mi mutlaka onu emir tayin ederdi. Resûlullah'tan sonra yaşasaydı, onu yerine geçirirdi." Zeyd'in Resûlullah (s.a.v.) katındaki değeri bu denli yüceydi. Kimdi bu Zeyd? O, dediğimiz gibi, esir alınıp köle diye satılan, sonra Resûlullah'ın azad ettiği köleydi. Kısa boylu, esmer tenli, basık burunlu adam... Kalbi påk, ruhu hür bir insan..
Muaz b. Cebel
"Öğrenmek istediğiniz her şeyi öğrenin. Şunu bilin ki, Allâh siz o ilimle amel edinceye kadar ondan size hiçbir fayda sağlamaz." demiştir.
Reklam
Muaz b. Cebel
İbn Me'sûd onu çok iyi anlatmış, demiş ki: "Muâz Allah'a hakkıyla ibadet eden, dosdoğru yolda bir ümmetti. Biz onu Muâz'ı İbrahim'e (a.s) benzetirdik."
Osman Bin Maz'ûn
Allah Resûlü onu çok severdi. Ölüm döşeğinde son yolculuğuna hazırlanırken, Allah Resûlü de başındaydı. Onu alnından öpmüş ve mübarek gözlerinden yaşlar damlamıştı. Osman Medine'de vefat eden ilk sahabiydi. Onu son yolculuğuna uğurlarken Allah Resûlü: "Allah sana rahmet etsin ey Ebû Sâib (Osman b. Maz'ûn)! Dünyadan ayrılıyorsun, sen ona aldanmadın... o da seni aldatamadı..." buyurdu.
Ebu Ubeyde bin Cerrah
Resûlullah, Erkam'ın evine yerleşmeden önce Ebû Bekir'in irşadıyla İslam'ın ilk günlerinde müslüman olmuş... Habeş hicretine katılmış. Allah Resülü ile birlikte Bedir, Uhud ve diğer büyük gazvelerde bulunmuş... Resûlullah'ın vefatından sonra da sırasıyla Hz. Ebû Bekir ve Ömer'in yanından ve sohbetlerinden ayılmamış... Dünyayı boş vermiş, zühd ve takvaya sarılmış, kutlu ve yüce insan...
Habbab bin eret
Onunla vedalaşırken söyleyebileceğimiz en hayırlı söz, belki Hz. Ali'nin Sıffin dönüşünde Habbab'ın taze kabrini gördüğünde ve bu kabrin Habbab'a ait olduğunu öğrendiğinde söylediği sözdür. Hz. Ali'nin gözleri hüzünle dalıp gittikten sonra dudaklarından şu cümleler dökülmüştü: "Allah Habbab'a rahmet etsin... Arzuyla iman etti... Gönül hoşluğuyla hicret etti... Ve mücahid olarak yaşadı..."
Reklam
Habbab bin eret
Habbab, Resûlullah'la birlikte bütün olayları ve savaşları yaşamış, bütün ömrü boyunca imanını ve yakînini muhafaza etmişti. Hz. Ömer ve Hz. Osman zamanında müslümanların beytülmali (hazinesi) dolup taştığında Hz. Habbab, ilk muhacirlerden olması sıfatıyla yüksek bir ödeneğe sahipti... Bu bol girdi sayesinde Kûfe'de bir ev edinme imkânı bulmuştu. Bu evin belli bir yerine bütün parasını koyar, arkadaşları ve gelen gideni bunu bilirdi. Kimin bir ihtiyacı olsa, oradan ihtiyacı kadar alırdı
HÂLİD b. SAÎD İlk Nesilden Bir Fedâi
Şam havalisinde “Mercüssufer” adlı yerde müslümanlarla Rumlar arasında korkunç ve şiddetli çarpışmalar olurken, o Allah yolunda şehid olanların başındaydı. O gençliğinden şehidoluncaya kadar bütün hayatını doğru bir mü’min ve cesur olarak tamamladı. Müslümanlar savaş şehidlerini araştırırken, onun her zaman olduğu gibi güçlü, sessiz ve sakin olduğunu gördüler. Ve “Allahım Hâlid b. Saîd’den razı ol!” dediler.
HÂLİD b. SAÎD İlk Nesilden Bir Fedâi
Resûlullah (s.a.v.), müslümanlardan Habeşistan’a hicret etmelerini istediğinde oraya gidenlerden biri Hâlid b. Saîd idi.
HÂLİD b. SAÎD İlk Nesilden Bir Fedâi
İnsan kendini Muhammed’in davet ettiği hakikat gibi büyük bir hakikat ile birlikte bulunca, Allah’ın sahibi olup vermiş olduğu kendi nefsini kazanmış olan biri için, dünyada elde edemediği daha değerli bir şey var mıdır? Böylece Hâlid b. Saîd, işkenceyi fedakârlıkla yenmeye, imanla yoksulluğun üstesinden gelmeye karar verdi.
Reklam
HÂLİD b. SAÎD İlk Nesilden Bir Fedâi
Hâlid müslüman olduğu zaman kendisinden önce yalnız dört veya beş kişi müslüman olmuştu. Öyleyse o ilk beş müslümandan biriydi.
HÂLİD b. SAÎD İlk Nesilden Bir Fedâi
Ebû Bekir ona: “Senin için iyilik isterim. İşte Resûlullah (s.a.v.) ona tâbi ol, İslâm seni ateşten korur.” dedi. Hâlid -bu sözler üzerine- Resûlullah’ı aramak için ondan ayrıldı. Yerini tespit edip onu bulunca, Hz. Peygamber’e, neye davet ettiğini sordu. O da ona şöyle cevap verdi: “Allah’ın birliğine iman eder, ona hiçbir şeyi ortak koşmazsın. Muhammed’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna iman edersin. Duymayan, görmeyen, fayda ve zarar vermeyen putlara tapınmayı bırakırsın.” Hâlid sağ elini uzattı. Resûlullah (s.a.v.) de onun sağ elini sevgiyle tuttu. Hâlid şöyle diyordu: “Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in O’nun elçisi olduğuna şehâdet ederim.”
ZEYD b. SÂBİT Kur’ân’ın Toplayıcısı
Zeyd görevin yüceliğini ve kudsiyetinin oluşturduğu büyük zorluğu anlatırken şöyle diyordu: “Allah’a yemin ederim ki, beni bir dağı yerinden taşımakla yükümlü kılsaydılar, bu bana, emretmiş oldukları Kur’ân’ı toplama işinden daha kolay gelirdi.”
ZEYD b. SÂBİT Kur’ân’ın Toplayıcısı
Hâlid b. Velîd ve Zeyd b. Hattâb’tan söz ederken anlattığımız Yemame savaşında Kur’ân hafız ve okuyucularından şehid olanların sayısı çok idi. Riddet ateşi söner sönmez Hz. Ömer geriye kalan hafız ve kurraların şehid olup ölmelerinden önce Kur’ân’ın hemen toplanmasını istemek için Halife Ebû Bekir es-Sıddîk (r.a.)’a koştu. Halife Rabbinden istihare yaptı (bunu yapmanın doğru olup olmadığını gönlüne açmasını diledi). Arkadaşlarıyla görüşmeler yaptı. Sonra Zeyd b. Sâbit’i çağırarak ona: “Bu konuda en çok güvendiğimiz akıllı gençsin.” dedi. Ve ona bu konuda bilgisi olanlarla yardımlaşarak Kur’ân-ı Kerîm’i toplamasını emretti.
ZEYD b. SÂBİT Kur’ân’ın Toplayıcısı
Mü’min İslâmî kişiliği, çarpıcı ve hızlı bir şekilde gelişiyordu. O sadece bir mücahid olarak yetişmiyordu. Aynı zamanda birçok meziyeti olan kültürlü biriydi. O Kur’ân’ı ezbere takip ediyor, Allah Resûlü için vahiy yazıyor ve ilim ve hikmette ilerliyordu. Resûlullah, davasını tüm dış dünyaya duyurmaya, yeryüzünün kayser ve krallarına mektuplarını göndermeye başladığında, Zeyd’e onların dillerini öğrenmeyi emretti. O da bunları kısa bir zamanda öğrendi.
792 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.