Okulun zorunlu yapısından kendini tamamen kurtarmıştı,…
Zaman mefhumunu neredeyse bütünüyle yitirmişti; belirmeye yahut azalmaya başlayan ışığa göre yaşıyordu.
Zihni bir hoşnutsuzluk kasıydı. Ne şimdi ne de sonra eğitimini tamamlamak gibi bi niyeti vardı; neredeyse on altı yaşındaydı, tüm bu eğitim meselesini geride bırakmıştı. Tek arzusu insanları şaşırtmaktı..
“Neden yazıyorum? Parmağım, bir pikap iğnesi misali, boş havada izini sürüyor bu sorunun.”
“Neden yazıyoruz? Hep bir ağızdan haykırıyor koro: Çünkü öylece yaşayıp gidemeyiz.”