Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ağrıdağı Efsanesi

Yaşar Kemal

Sayfa Sayısına Göre Ağrıdağı Efsanesi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Ağrıdağı Efsanesi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Ağrıdağı Efsanesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...şu insanlar, şu dünyada var oldukça her şeye akıl erdirecekler, kartalın uçuşuna, karıncanın yuvasına, ayın, günün doğuşuna, batışına, ölüme, kalıma her şeye akıl sır erdirecekler. karanlığa ışığa, her şeye, her şeye akıl sır erdirecekler, tek insanoğluna güçleri yetmeyecek. onun sırrına ulaşamayacaklar...
Sayfa 12 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
"Ahmet çok eski bir Ağrıdağı türküsünü çalıyordu. Ağrıdağının iflah etmez öfkesini."
Reklam
"Şu insanlar, şu dünyada var oldukça her şeye akıl erdirecekler, kartalın uçuşuna, karıncanın yuvasına, ayın, günün doğuşuna, batışına, ölümüne, kalıma, her şeye akıl sır erdirecekler, tek insanoğluna güçleri yetmeyecek. Onun sırrına ulaşamayacaklar."
...''at bana haktan yadigardır'' ''mahmut han hakkı, yadigârı bilemez. o, osmanlı olmuştur''...
Sayfa 17 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
...paşanın kızlarından birisinin adı gülistan, birinin adı gülriz, birisinin adı gülbahar'dı. gülistan'ın anası ermeni kızıydı. büyük ela gözlü, kırmızı saçlı, uzun kirpikli, uzun boyluydu. istanbul'dan gelirdi giyitleri. saraydakiler gibi giyinirdi. gülriz kumrala yakın sarı saçlıydı. çok uzun, kuğu boyunluydu. kıvırcık kirpikliydi. gözleri çok maviydi. o da kız kardeşi gibi istanbulca giyinirdi. gülriz, kızkardeşleri arasında okumağa/okumaya çok meraklıydı. ahmedi hani'nin şiirlerini ezbere bilir, gelir daha çocukluğundan bu yana babasının divanında şiir okurdu. babası en çok gülriz'i severdi... ... (giyit: giyecek elbise anlamında)
Sayfa 27 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
Reklam
...ben destanın yalnızca kaval dilincesini biliyorum. insan dilincesini yalnız dengbejler bilirler. ben kavalcıyım dengbej değilim... ... (dengbej: melodisi olan sözlü anlatıcı anlamında)
Sayfa 30 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
"Sofi, bu kimin türküsüdür?" diye sordu. Sofi: "Bu," dedi, "Ağrıdağının öfkesidir. Ağrı çok öfkelenmiş, sonra da atalar Ağrının bu öfkesine türkü yakmışlar."
"Dünyanın ortasında tek başına kalmış bir hali vardı. Yalnız, yapayalnız.."
...dünyanın ortasında tek başına kalmış bir hali vardı. yalnız, yapayalnız...
Sayfa 37 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
Reklam
...kuyunun dibinde bir el büyüklüğünde, bir insan boyu yüksekliğinde de bir delik vardı. bu deliği bilmeyen, duymayan yoktu. sarayın yapıcıbaşısını, bütün halk bu yüzden kutsuyordu. onu bir ermiş sayıyorlardı. üstelik bu yapıcı başı bir süryaniydi. ''hiçbir zalim benim yaptığım ışık ocaklarını tıkayamayacak''...
Sayfa 38 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
Gülbahar
"İliklerine kadar sevgiyle dolmuştu. Elinin her değdiği şey, canlı cansız bir sevgi yalımında ürperiyordu."
...dünyada her şeyin bir çaresi vardı, bu zindan bitince gülbaharın ahmedi şöyle uzaktan da olsa bir daha görebilmesinin hiçbir mümkünü, çaresi yoktu...
Sayfa 40 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
...şimdiki gibi gözlerimin önündesin. ayak bileklerinde kırmızı mercandan halhallar...
Sayfa 51 - milliyet yayınları haziran 1978 birinci basımdanKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.