Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Öğretmenlik Anıları

Akan Sulara Karşı

Talip Apaydın

Akan Sulara Karşı Sözleri ve Alıntıları

Akan Sulara Karşı sözleri ve alıntılarını, Akan Sulara Karşı kitap alıntılarını, Akan Sulara Karşı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Cumhuriyet yurttaşı böyle olmamalıydı... Yanlışa yanlış diyebilen, doğruyu arayan, hakkını savunan insanlar olmalıydık biz, yeni kuşakları da böyle eğitmeliydik..."
Sayfa 2 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
Bağırasım gelirdi içimden. İnsanı boğan , hasta eden karanlığı yırtasım gelirdi.
Reklam
"O gün öyle şeyler anlattı ki yüreğim burkuldu..."
Sayfa 72 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
Yapar görün, yeter!
Dış ülkelerden yardımlar yapılmış, Romanya'dan kereste gelmiş. Evler okullar, resmi binalar yapılıyor, fakat işler gereği gibi yürümüyor. Cumhur başkanı İnönü Ankara'dan ikide bir emirler veriyor, "Çabuk olun, kış girmeden yapılar bitsin." Vali de habire bunları sıkıştırıyor. Günün birinde bir haber: "İnönü geliyor, yapılan işleri denetleyecek." Vali İzzettin Çağpar telefonla bucak müdürüne talimat veriyor: "Yarın şu saatte sizin orada olacağız. Ne kadar adam varsa ellerine birer keser çekiç balta tutuştur, hepsini çatılara çıkar, durmadan vursunlar ağaçlara." "Peki efendim," diyor Bucak Müdürü. Öyle yapıyorlar. İnönü meydanda arabadan iniyor. Bir bakıyor şöyle çevreye, müthiş bir takırtı. Uzanıp iri yarı valinin omuzuna vuruyor: "Çağpar, yapar!.." Binip gidiyorlar. "Yapmasan bile yapar görüneceksin, anladın mı kardeşim? Bizde budur devlet memurluğu."
Sayfa 15 - Literatür Yayınları - 2.Basım(Kasım 2016)- 1939 Depremi sonrası Almus/Tokat
" Atatürk de bir insandı... Gökten inmedi... Halkın arasından çıktı... Büyüklüğü de oradan gelir... "
Sayfa 157 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
"İnsanı boğan, hasta eden karanlığı yırtasım gelirdi..."
Sayfa 21 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
Reklam
"Bu güzelim doğa ortasında insanımız yoksuldu, bilinçsizdi ve karanlık içinde çırpınıyordu..."
Sayfa 22 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
"Bir acı dolardı içime... Yorgunluğumu duyardım... Böyle olmamalıydı köy okulları... Yaz kış çalışan, köylünün her an uğradığı öğrendiği, akar suyu bahçesi, arısı tavuğu çiçeğiyle yaşayan, gelişen bir yer olmalıydı... Böyle istiyordu gönlüm..."
Sayfa 52 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
" Böyle işte, dedi. Biz namuslu memurlar devleti kurtarmaya çalışırız, bu namussuz takım da batırmaya çalışır..."
Sayfa 131Kitabı okudu
"Sonradan daha da bozuldu ya, o günlerde de iyi değildi..." (...) "Hele ki iki tarafta kışkırtılıyorsa, haklı olduğuna inandırılmışsa..."
Sayfa 152 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
Reklam
"Can Yücel, Ecevit, Başaran, ben... O yıllarda genç ozanlardık... Dergilerde şiirlerimiz yayınlanırdı... Akşamları buluşur, şiirden sanattan konuşurduk..."
Sayfa 124 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
"Bir garip yazgıydı, bizim yazgımız..."
Sayfa 72 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
Bazen TÖS Genel Merkezine giderdim, Anadolu'nun dört bir yanından gelmiş öğretmen arkadaşlar görürdüm. Tanıdık tanımadık... Kimisi çok uzak yörelerden gelmişler, yorgun argın. Yıpranmış yüzleri, bozulmuş giysileriyle her biri bir dert küpü. Kimisi dövülmüştü, kimisi sürülmüştü. Kimisinin hakkında soruşturma açılmıştı. Nedenlerini konuşurken aklınız dururdu. "Çocuğa zayıf verdin," deyip dövüyorlardı, "kitap okudun," deyip sürüyorlardı, "TÖS'e girdin," deyip okul müdürlüğü alınıyordu... Tüm bu işlemleri yürütenler de bizim kendi meslektaşlarımızdı.
Sayfa 118 - Literatür Yayınları - 2.Basım (Kasım 2016)
O günlerde bir gazetede yazan Aziz Nesin, Turhal'a geldi. Gezi röportaj yapıyordu. Bir iki kez mektuplaşmıştık, ama henüz tanışmıyorduk. Oteline telefon edip yemeğe çağırdım. "Ben oraları bulamam, sen gel beni al," dedi. Gittim, odasını bulup içeri girince tuhaf bir durumla karşılaştım. Belden üstünü soyunmuş, çarşaflara bakıyordu. "Boyuna kaşınıyorum," dedi. "Bit var herhalde..." Böylece tanıştık. O yıllarda iyice parlamış, ünlü bir yazardı. Çok beğeniyordum. Bu kadar kısa boylu olduğunu da bilmiyordum. İrkildim biraz. Eve geldik. İştahlıydı. Hanımın yaptığı su böreğini pek beğendi. Bir daha istedi. Karım sevindi, "Ben Talip'e börek yediremiyorum abi, söyle de biraz da o yesin," dedi. Hiç düşünmemiştim, unutamıyorum: "Anasız büyümüş zavallı, börek yemeye alışmamış," yanıtını verdi. Çok zeki birisi izlenimi bıraktı üstümüzde. O sırada radyo günün haberlerini veriyordu. Aziz abi çayını karıştırıyordu uzun uzun. Devrin Başbakanı Menderes yeni açılan şeker fabrikalarından, çimento fabrikalarından söz ediyordu. "Yahu bu adam şekeri, çimentoyu birbirine karıştırmış herhalde, erimiyor baksanıza," dedi. Epey güldük bu söze.
Sayfa 78 - Literatür Yayınları- 2.Basım(Kasım 2016)
"Akar suya karşı herkes yüzemez ki..."
Sayfa 150 - Literatür Yayınları 2.Basım Kasım 2016 [ İlk Yayınlanma 1985 ]Kitabı okudu
45 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.