…”kollektif bir ürün” durumundaki gelenek-görenek üzerine yapılan Alevi yaşama yordama-inancı , “ halk katının ahlak ilkelerine göre düzenlenmiş bir toplumsal felsefe “ niteliğindedir denilebilir.
…yani birey -toplum hizmetlisi olmalıdır. Çünkü insanı eğitmenin amacı budur. Bu aynı zamanda bir “ibadettir” ; birey ve toplum hizmetinde bulunma zemininde mutluluğu , mutluluğu yakalamak için gösterilmesi gereken “ özveriyi paylaşmadır.”
Nefsi terbiye eden insan “edepli” davranışlarıyla öne çıkar. Edepli olma , “ eline-diline-beline sahip olarak” kötü hal ve hareketlerden uzak durmaktır.Edep kapsamında bu üç şey önemlidir.
Ahlaklı kişi , düşünceleriyle davranışları arasında “uyum” bulunan kişidir ; mutluluk bu “uyumla” bağlantılıdır. Tutkuların “tutsağı” olan kişi , aklını gereğince kullanamaz ; bu nedenle mutsuz olur.
Bu bağlamda nesnel dünya ; Tanrı’nın bütün sıfatlarını ifade etme anlamında “ Cemal” perdesidir. Arif olan bu perdenin arkasındaki gerçeği “algılar” ; gönül gözüyle “bakar” ve her bakılanda Tanrı’yı görür. “
Bu toplum düşüne göre ; yeryüzü , bütün insanların “ortaklaşa “ yararlanmaları gereken bir alandır. Bu toplumda bütün bireylerin emekleriyle sağlanan gelirlerin “ eşit olarak bölüşülmesi” bu gelirlerden “ortaklaşa yararlanması”. gerekir.
Daha Allah ile cihan yok iken
Biz anı var edip ilan eyledik
Hakk’a hiçbir layık mekan yok iken
Hanemize aldık mihman eyledik
Kendisinin henüz ismi yok idi
İsmi şöyle dursun cismi yok idi
Hiçbir kiyafeti resmî yok idi
Şekil verip tıpkı insan eyledik
Edip Harabi
“ insanların vicdanı , faşizmi engellemedi , hatta faşizm ve soykırım vicdanlı insanlarla gerçekleşti. Çünkü vicdanlar kendilerini yasaya uymuş olmakla temizlediler.”
Toker Nilgün