Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aleviliğin Yazılı Kaynakları

Ali Rıza Özdemir

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Hoca Ahmed Yesevî
Pir-i Türkistan namıyla meşhur olan Hoca Ahmed 'Yesevi, Türkistan Türkleri'nin dinî hayatında önemli oynamış bir âriftir. (...) 11. yüzyılın ikinci yarısında, Batı Türkistan'daki Çimkent şehrinin doğusunda bulunan ve Tarım ırmağına dōkülen Şâhyâr nehrinin küçük bir kolu olan Karasu üzerin deki Sayram kasabasında doğdu. Babası Şeyh İbrâhim annesi ise Şeyh İbrâhim'in halifelerinden Musa Şeyh'in kızı Ayşe Hatun'dur. Ahmed Yesevî küçük yaşta önce annesini, sonra babasını kaybetti. Kısa bir süre sonra kardeşi ile Yesi şehrine yerleşti. Küçük yaşta Yesi'de Arslan Baba'ya intisap etti. Arslan Baba'nın vefatından bir müddet sonra Buhara'ya gitti ve orada Şeyh Yûsuf el-Heme-dânî'ye bağlandı. Nihayet Yesi'ye dönüp vefatına değin buradaki kendi zaviyesinde irşata devam etti. Hoca Ahmed Yesevî'nin mirasından iki tarikat geleneği ortaya çıkmıştır. Bunlardan biri Bektaşîlik, ikincisi ise Nakşibendîlik'tir. Hoca Ahmed Yesevî'nin en meşhur eseri, manzum şeklinde kaleme alınan Divân-ı Hikmet'tir. Dörtlükler şeklinde İslâm'ın esaslarını anlattığı bu eserin çok sayıda yazma nüshası vardır ve günümüz Türkçesi ile çok defa baskısı yapılmıştır. Ne var ki, Divan-ı Hikmet'in yazmalarının en eskisi 17. yüzyıla kadar gider. Divan-ı Hikmet'in mevcut nüshaları Nakşibendîliğin Sünnîleştirdiği bir Yesevîlik anlayışını yansıtır. Syf. 94.95.96
Sayfa 94 - KRİPTOKitabı okudu
Kur'an-ı Kerim
Hazreti Ali, vahiy kâtiplerinin en seçkini idi. Nazil olan ilk ayetten son ayete kadar bütün bu süre içinde vahiy kåtipliğine devam etti, ayetlerin açıklamasını bizzat Hazreti Muhammed'den öğrendi. Hazreti Ali'nin buyurduğuna göre; "Beni kaybetmeden ne sorunuz varsa sorun, Allah'a yeminler olsun ki; hangi ayet nazil olduysa Peygamber (s.a.a.) onu bana okuyordu. Tevilini yapıp tefsirini öğretiyordu. Yine bir başka yerde Hazreti Ali şöyle buyurmuştur: "Sizler gece gündüz Kur'ân okuyorsunuz, acaba sizlerden hanginiz Kur'ân'da neyin nazil olduğunu biliyor? Eğer Kur'ân'da bu ayet²7 olmasaydı size geçmişte olan şeyler, şu anda olan şeyler ve kıyamet gününe kadar olacak şeylerin haberini verirdim. (...)Beni yitirmeden önce bana sorun. Tohumu yarıp insanı yaratan Allah'a and olsun ki eğer bana Kur'ân’ın ayetlerini tek tek sorsanız onların gece mi, gündüz mü nazil olduğunu, Mekkî mi yoksa Medenî mi olduklarını, seferde mi yoksa vatanda mı indiklerini, nasih mi, yoksa mensuh mu, muhkem mi, yoksa müteşabih mi olduklarını, tevil ve tenzilini size haber veririm."
Sayfa 35 - KRİPTOKitabı okudu
Reklam
Kur'an-ı Kerim
Hazreti Muhammed daha hayatta iken Kur'ân ayetleri nazil oldukça, onları içlerinde Hazreti Ali'nin de bulunduğu vahiy kâtiplerine dikte ettiriyordu. Dönemin Müslümanları da Kur'ân okumak ve öğrenmek için bu ayetleri çoğaltıyordu. Hangi ayetin hangi surede yer aldığını Hazreti Muhammed vahiy kâtiplerine bildiriyordu. Dolayısıvla Kur'ân'da bulunan sureler, bunların ayetleri ve düzeni bizzat Hazreti Muhammed'in emri ile yapılmıştır.
Sayfa 34 - KRİPTOKitabı okudu
Kur'an-ı Kerim Ehl-i Beyt'le Birlik Arzeder
Alevîlik açısından, Kur'ân-ı Kerim insanların hidayetinde yalnız başına yeterli değildir. Hidayet için Kur'ân-ı Kerim ile Ehl-i Beyt'in birlikteliği gerekmektedir. Zaten Hazreti Muhammet; "Bu ikisi bana ulaşıncaya kadar birbirinden ayrılmazlar" diyerek bu gerçeğin altını çizmiştir. Yine Hazreti Muhammed'in buyurduğuna göre; “Ben, Allah'ın kitabı ve Ehl-i Beyt'im, kıyamet günü Aziz ve Cebbar olan Allah'ın huzuruna ilk olarak varacağız. Sonra ümmetim gelecektir. Onlara derim ki: Allah'ın kitabına ve benim Ehl-i Beyt'ime ne yaptınız. Ayrıca bahsi geçen hadisten anlaşılmaktadır ki (Kur'ân-ı Kerim'in başına gelenler Ehl-i Beyt'in, Ehl-i Beyt'in başına gelenler de Kur'ân-ı Kerim'in başına gelecektir. Tarih gerçekten de öğretmiştir ki Kur'ân-ı Kerim ve Ehl-i Beyt aynı kaderi paylaşmışlardır. Nitekim hem Hazreti Muhammet'in hem de Hazreti Ali'nin Hakk'a yürümelerinin ardından bazı gruplar, Kur'ân-ı Kerim'i kendi arzularına göre yorumlamışlardır. Hatta bazıları Kur'ân-ı Kerim'in sayfalarını mızraklarının ucuna takma cüretinde dahi bulunabilmişlerdir.
Sayfa 58 - KRİPTOKitabı okudu
"Yedi Ulu Ozan" Konusu
Günümüzde Alevî toplumu içinde Yedi Ulu Ozan kavramı yayılmış durumdadır. Buna göre Alevîlikte yedi tane ulu ozan vardır ve bunlar şu isimlerden oluşmaktadır: 1- İmadeddin Nesimî (1369-1417) 2- Şah İsmail/Hatâî (1487-1524) 3- Fuzûlî (1480?-1556), 4- Pir Sultan Abdal (16. Yüzyıl 5- Kul Himmet (16-17. Yüzyıl) 6- Yeminî (15-16. Yüzyıl) 7- Virânî
Sayfa 175 - KRİPTOKitabı okudu
Peki. Kur'an neden son ilahi kitaptır?
Çünkü İslâm peygamberi Hazreti Muhammed, son peygamberdir. On dan sonra resul veya nebi, hiçbir peygamber gelmeyecek. tir. Ahzap suresinin 40. ayetinde; "Muhammed erkekleri. nizden hiçbirinin babası değildir. Sadece Allah tarafından gönderilmiş sonuncu peygamberdir" buyrularak, Hazret Muhammed'in son peygamber olduğu vurgulanmıştır. Hazreti Ali, Hazreti Muhammet'in sonuncu peygamber olduğunu şöyle ifade etmiştir: "Odur kendinden önce gelip geçen peygamberlerin sonuncusu olan, kapanmış şeyleri açan, hakkı hak üzere ilân edip yayan, ortaya koyan Odur batılların coşup köpürüşlerini gideren, sapıklıkların saldırışını kırıp geçiren.”
Sayfa 54 - KRİPTOKitabı okudu
Reklam
Bugüne kadar Alevîliğin yazılı kaynaklarının olmadığı ileri sürüldü. Alevîlik, sözlü kültür üzerinden anlaşılmaya çalışıldı. Bu nedenle Alevîlik çalışmaları, ne tam anlamıyla teolojik ve ne de tam anlamıyla halkbilimsel (folklorik) bir çerçeveye oturtulabildi. Kafalar karıştı. Sünnîlik çalışmaları ise, teolojik açıdan ve yazılı kaynaklar üzerinden yapıldı. Farklı metotlar ve kaynaklar üzerinden yapılan Alevîlik ve Sünnîlik çalışmaları, aynı düzlemde karşılaştırıldı. Bu büyük bir yanlıştı. Sonuçta yaşanan kavram kargaşası daha da büyüdü. Faylar daha da derinleşti.
Sayfa 11 - KRİPTOKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.