Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ali Emiri'nin İzinde

Mehmet Serhan Tayşi

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Cavit Baysun Hoca' nın en önemli hususiyeti, itina ile toplayıp muhafaza ettiği kütüphanesiydi. 30 binin üzerinde kitabının olduğu söyleniyordu. Hoca, çok kıymet atfettiği kitaplardan üç nüsha alırmış. Birini, kendisinden ödünç isteyenlere vermek için ciltsiz olarak tutarmış. Ezkaza geri gelmezse, gözünden çıkarırmış yani. Diğer birinin sırtını bez yaptırır, kendisini gündelik olarak kullanırmış. Kalanını da sırtını meşin kaplatarak kütüphanesinin raflarında saklarmış.
Günümüzde Osmanlı tıbbı adına bilinen ne varsa, hepsi Prof. Dr. Ekrem Kadri Unat'ın çalışmaları sayesinde ortaya çıkmıştır.
Sayfa 414Kitabı okudu
Reklam
Rumeli asıllı Nurettin(Kalkandelen) Bey'in babası Sabri Kalkandelen de mükerrem bir zatmış. II. Abdülhamid'in en itimat ettiği insanlardan biri olan Sabri Bey, meşhur Yıldız Yağması'nda kütüphanenin kapısına yatmış, " Beni öldürmeden giremezsiniz!" diye restini çekmiş. Böylece, yağmacıların elinden koca kütüphaneyi kurtarmış.
Sayfa 313Kitabı okudu
Nihat Bey'in eşi edebiyat muallimi idi. Buna rağmen, evde kitaba katlanamazdı. Kitapları 'kuma' gibi görüyor, sabredemiyordu. Ama Nihat Bey'in kitapları da gerçekten fazla idi. Bir oda tamamen kitapla doluydu. Öyle ki, odanın ortasında bir sandalye koyacak kadar yer vardı. Bu hal de tabiatıyla hanımını deli ediyordu. Bazen Hoca'nın Üsküdar Doğancılar'daki evine giderdik. Oradaki sohbetlerimizde, evdeki bu kitap meselesini kıs kıs gülerek anlatmıştı. Eşi eve kitap almasını istemediği için, Hoca sabah çıkarken koltuğunun altında kitaplarla çıkıyor, hanımına da "Bak hanım, bunları buradan götürüyorum. Akşam geldiğimde yeni kitap getirdiğimi sanmayasın," diye de haber veriyormuş. Tabii, sabah üç kitapla çıktıysa, eve akşam beş kitapla dönüyormuş Nihat Bey. Bu usulle, epey kitabı “kaçak' olarak eve sokmayı başarmış. Bunu bize kendisi anlatmıştı. Allah'a hamd olsun ki, Nihat Bey'in kitapları ve koleksiyonları, diğer başkalarınınki gibi hebâ olmadı. Vefatından sonra Bağlarbaşı'ndaki İslâmî Araştırmalar Merkezi'ne (ISAM)aktarıldı. Şu anda orada araştırmacılara hizmet veriyor.
Sayfa 228 - Prof. Dr. Nihat Çetin
Fuad Bey(Sezgin), kültürümüzden düşen taşları yerine koymasıyla meşhurdur.
Sayfa 557Kitabı okudu
Evin içinde yaklaşık 38 bin kitap bulunduğunu öğrendik. Mütehassis bir kütüphaneci tarafından özenle derlenip düzenlenmiş 38 bin kitap! Adeta bir müze görünümündeki evi gezdirirken, Mustafa Amca bize bir oda gösterdi. Orası, tamamen tarih kronikleriyle, el yazmalarıyla, padişah divanlarıyla, fermanlarla doluydu. Onları nasıl bulmuş, nereden almış... Salona girdik. Orada da 700 çeşit mecmua ve gazete vardı. Hepsi de çok kıymetliydi. .. ..700 çeşit gazete ve mecmuanın içinde Anadolu'da yayınlananlar da var. Bütün Osmanlı dönemi var. Sonra, kitapların bütün nüshaları var. Mesela Ahmet Haşim'in Göl Saatleri'nin yayınlanmış kaç baskısı varsa, hepsi kendine ait yerde yan yana duruyor. Ayrıca her kitabın yanında, gazete ve dergilerde onunla ilgili çıkmış bütün yazılar yer alıyor. Hepsi kesilmiş, zarflanmış, düzgünce konulmuş. İnsan otursa, birkaç tane doktora yapar o kütüphanede. Dışarı çıkmasına hiç lüzum yok, her şey elinin altında.
Sayfa 489 - Mustafa Hakkı Yeşil
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.