Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alkibiades I-II

Platon (Eflatun)

Sayfa Sayısına Göre Alkibiades I-II Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Alkibiades I-II sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Alkibiades I-II kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sokrates ile Alkibiades arasındaki fiili diyaloğun, Atina' da, Alkibiades henüz on sekiz yaşındayken gerçekleştiği kabul edilmektedir. MÖ 432 yılında geçen diyalogların MÖ 399'da Sokrates'in ölümünün hemen ardından kaleme alındığı söylenmektedir.
Sayfa 20 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Sokrates'in muhatabı, pek çok yönüyle parlak bir genç olan ve ileriki yıllarda ünlü bir politikacı, hatip, kumandan olarak Atina siyasetinde çok önemli roller oynayacak olan Alkibiades'tir.
Sayfa 20 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Reklam
Krizin, iktisadi alanda yaşanan değişimlerin bir sonucu olarak birey ile devlet arasındaki adalete dayalı ideal ilişkinin bozulmasından kaynaklandığını ve aşılmazsa veya bir çözüm getirilmezse, kısa süre sonra Atina'yı çöküşe götüreceğini düşünen Sokrates, krizi yaratan iki unsurdan birey üzerinde durmuş ve değişimin bir ahlak reformu yoluyla Atinalı bireylerden başlaması gerektiğine karar vermiştir. İktidarı ele geçiren yeni sınıfın gücünü ve bireycilik felsefesinin cazibesini gören egemenler için kolay bir av haline gelen Sokrates'in idamına tanık olan öğrencisi Platon ise krizi, birey üzerinden değil, devlet üzerinden, iktidarsız filozofun kral olacağı bir ideal devlet anlayışı geliştirerek aşmaya çalışacaktır.
Sayfa 22 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Kriz tespitine ve çözüm projesine uygun olarak, ömrünün yaklaşık son otuz beş yılını insanlara erdemi, maddi değerlerden ziyade manevi değerlerin peşinden gitmenin önemini ve bu gibi konulardaki bilgisizliklerini göstererek geçiren Sokrates'le Alkibiades'i birleştiren bir başka nokta da Sokrates'in Alkibiades'i, 432 yılında gerçekleşen Potidaea muharebesinde sadece ölmekten değil, düşmanın eline düşmekten kurtarması, 424 yılında ise bu kez Alkibiades'in Delium' daki geri çekiliş sırasında aynı şekilde Sokrates'in hayatını kurtarmış olmasıdır.
Sayfa 22 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Felsefi yöntemi bir yönüyle negatif, bir yönüyle de pozitif olan, yani önce insanlara bilgisizliklerini gösterip, ele alınan konuda bir bilgisizlik itirafı elde ettikten sonra muhatabıyla birlikte ortak bir bilgi araştırmasına giren Sokrates, yönteminin negatif boyutunu meydana getiren çürütme (elenkhos) pratiğini Alkibiades'e en az iki kez uygular. Ve çürütme yönteminin doğal bir sonucu olarak, onu her iki diyalogda da birer kez "ne yapacağım bilememe" haline (aporia) taşıyıp, bilgisizlik itirafına zorlar.
Sayfa 23 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Aşkın evrimi; Sokratik aşk Platonik aşka dönüşür.
Sokratik aşk, Platon eliyle zenginleştirilerek ortaçağda Aziz Augustinus'a kadar ulaşacak olan aşk anlayışını, yani Platonik aşkı, hakikate, güzelliğe duyulan yoğun muhabbeti ifade eder. Bu, elbette manevi bir aşk olmak durumundadır.
Sayfa 23 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Reklam
Sokrates'in o meşhur tanrısal iç sesi 2
Rasyonel Sokrates'in hayatının çok da rasyonel sayılamayacak iki yönüyle burada bir kez daha karşılaşırız. Bunlardan birincisi onun, Platon'un Sokrates'in Savunması adlı eserinde anlattığı kadarıyla, ilahi olanla, kendisine sesini zaman zaman duyuran kutsal bir varlık ya da Tanrı'yla olan ilişkisi etrafında döner. Sokrates söz konusu deruni ve ilahi sesten, kendisini ne zaman yanlış bir şey yapacak olsa bundan alıkoyan içsel Tanrı' dan burada da söz eder.
Sayfa 23 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
"bildiğim tek şey bilmediğimi bilmek'' *Sokrates
Sayfa 24 - say
Alkibiades'in aşıklarından biri olarak gösterilen Sokrates'in sözünü ettiği aşk, olgun ve yaşlı bir erkekle genç, yakışıklı ve gelişme potansiyeli olan bir genç arasında söz konusu olan manevi aşktır. Aslında Yunan dünyasında, özellikle de Atina' da toplumsal ve ahlaki olarak onaylanan bir ilişki türünü ifade eden böyle bir aşk, öyle anlaşılmaktadır ki erkekle kadın arasındaki evlilik ilişkisinden çok daha kalıcı etkilere sahip, gerçek bir manevi temas ve beraberliğe götüren bir ilişki olarak görülmekteydi. Aşkı insana kendisini aşma imkanı veren, insanı dönüştüren dinamik ve yaratıcı bir güç olarak gören Sokrates' e göre aşk, insan hayatını gerçekleştiren, zenginleştiren ve dolayısıyla onu tam ve mutlu kılan şey olmak durumundadır.
Sayfa 24 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Aşk deyince akan sular duruyor Sokrates'e :)
Akıldışı olanla ikinci bir temas noktasını oluşturan "genç ve güzel erkeklere duyulan muhabbet veya aşk"la da burada bir kez daha karşılaşırız. Ahlaki konular söz konusu olduğunda, yönteminin ve eğitim anlayışının bir gereği olarak "bildiği tek şeyin bilmediğini bilmek olduğunu" söyleyen Sokrates aşkı, bilgisizlik iddiası ya da itirafının geçerli olmadığı yegane yer olarak gösterir. Sokrates, Tanrı'nın kendisine "seveni ve sevileni ayırt etme gücü verdiğini" ve "güzel olana hiç dayanamadığını" dile getirir.
Sayfa 24 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Reklam
Manevi aşkın karşılıklı bir güvene, mutlu bir dostluğa, paylaşma duygusuna ve işbirliği içinde hakikat yolunda ilerlemeye yol açtığı yerde cinsel aşka yönelmek için pek bir neden yok gibidir.
Sayfa 25 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Bedensel arzuların tam olarak tatmini mümkün olmadığı gibi, onlar insanı özgürleştirmek yerine köleleştirirler.
Sayfa 25 - say
Fiziksel aşkın somut bir istek veya tensel bir arzunun tatminiyle sınırlandığı yerde, manevi aşk çok daha kalıcı bir güzellik yaratır; manevi aşkta, fiziksel güzellik değiştiği veya uçup gittiği zaman kaybolmayan bir iyilik ve güzellik yakalanır.
Sayfa 25 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
Gerçek aşkta aşığın sevgilisini sömürmek veya kullanmak yerine, onun iyiliği ve gelişmesi için çalıştığını söyleyen Sokrates, manevi aşk ile cinsellik arasındaki farkı anlatabilmek için pek çok yerde kullandığı bahçe ya da çiftlik analojisini burada da en azından ima eder. Fiziksel ya da tensel aşk bir çiftliği ya da toprak parçasını, kısa sayılabilecek bir süre içinde olabildiğince çok ürün elde etmek amacıyla kiralamaya benzer; amaç orayı kullanmak, sömürmek, kısacası o araziden mümkün olduğunca çok fayda temin etmektir. Oysa manevi aşk, aynı bahçeye sahip olmaya, ona insanın, kendi içinde bir değer olarak gözü gibi bakmasına, onu sınırsızca geliştirip güzelleştirmesine benzer.
Sayfa 25 - Önsöz, Ahmet CevizciKitabı okudu
220 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.