Allah Erinin Yolu
Adil AkkoyunluAllah Erinin Yolu Sözleri ve Alıntıları
Allah Erinin Yolu sözleri ve alıntılarını, Allah Erinin Yolu kitap alıntılarını, Allah Erinin Yolu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“İslam, kişinin Allah’a yöneldiği müddetçe her hareketini ve her soluğunu ibadet olarak kabul eder. Kişi, Allah’a yönelmiş bulunduğu müddetçe hayatının nimetlerinden istifade yoluyla eğlenecek bile olsa yaptıkları ibadet sayılacak…”
Sayfa 134
Allah’ın yardımı elbet yakındır. Ama kimler için?
Allah yolunda yorgun düşenler… O yolu, terlerleriyle, gözyaşlarıyla, kanlarıyla sulayanlar… Her türlü baskı, zulüm, hapis, çile ve işlencelere rağmen yara almayanlar için… İslâm’ı güzelce öğrenip yaşayan ve yaşatmak için gayret gösterenler için…
Sayfa 109
“Allah, kimseye gücünün üstünde bir şey teklif etmez.” Yüklemez ve taşıyamayacağından sorumlu tutmaz. İlahi adaletin gereği bu. Sünnetullah böyle. Çünkü gücü, kuvveti veren de Allah’tır. Verdiği gücün üstünde bir iş nasıl ister kulundan! Bu O’nun adaletine sığmaz. İstemiyor zaten.
Sayfa 78
Davranışlarımızı sözümüze; sözümüzü özümüze; özümüzü dinimize uydurmadıkça; gerçek Müslüman olamayız.
Sayfa 71
Bir söz var… Ne güzel! “Hakk’a baş eğene, herkes baş eğer. Hakk’a baş eğmeyen, herkese baş eğer.”
Sayfa 67
Müslim’in naklinde Allah Resulünün önemli bir hatırlatmasını okuyoruz: “Artık bundan sonra sözlerin en hayırlısı; Allah’ın kitabı (Kur’an’dır.) Yolların en hayırlısı da Muhammed’in yolu (Sünneti) dir.”
Sayfa 46
“Şüphesiz ki sen (ey Muhammed), doğru tola götürüyorsun. Göklerde ve yerlerde bulunan, her şeyin sahibi Allah’ın yoluna.” Şûrâ: 42/52,53
Allah’ın yolu; O’nun razı olduğu yoldur, cennete varan yoldur.
Sünnet; Ahlakı Kur’an’dan ibaret olan, vahiyle donanan, hayatıyla vahyi yansıtan Resul, bugün yaşasaydı, nasıl yaşardı, deyip onun hayatını günümüze taşımaktır.
Sayfa 44
"Bilmeyen kimse, bulutlu bir gecede, karanlığın koynunda yolculuk eden insan gibidir. Bilmek, ilim sahibi olmak ise; güneş ile aydınlanmaktır, haritaya ve pusulaya sahip olmaktır, gideceği yolu bilenden öğrenmek demektir."
Resulullah (s.a.v.), bir savaş öncesi Müslümanları yardım etmeye teşvik ediyor. Verecek hiçbir şeyi bulunmayan Ukbe bin Zeyd, üzülüyor. Ellerini açıp gözyaşlarıyla Allah’a yalvarıyor: “Ya Rabbi, biliyorsun ki benim verecek hiçbir şeyim yok. Ben de senin rızan için kardeşlerime hakkımı helal ediyorum. Kim beni üzdüyse, kırdıysa, incittiyse, kimde alacak bir hakkım varsa, herkese hakkımı helal ediyorum. Ya Rabbi, benden de bunu kardeşlerime verilmiş bir şey, yapılmış bir iyilik olarak kabul buyur.” diye dua ediyor.
Bir gün sonra Peygamber (s.a.v.) mescitte soruyor: “Kim hakkını helal ederek sadaka verdi?” Ukbe, mahzun… Boynunu büküyor: “Benim ya Resulullah. Yoktu verecek bir şeyim…” Peygamber (a.s.), verdiği sadakanın Allah karında kabul olduğunu müjdeliyor Ukbe’ye.
İnsan, kurban olmaz mı böyle bir dine!
Sayfa 204
Müslüman Kimdir
Müslüman; vahyin doğruluğuna şüphe etmeden inanan, buyruklarına kulak veren, bütün inanç, düşünce ve davranışlarında vahyi ölçü alan insandır. Hayat programını İslâm’a ayarlayan kimsedir.
Müslüman; Allah’ın bildirdiklerine (bilinçli olarak ve gönül rahatlığıyla) inanan; inandığının gereğini yerine getirmek için canla başla gayret gösterem; böylece dünya ve ahiret huzurunu, esenliğini elde etmeye aday olan kişi demektir.
İslâm’ın dışında; hiçbir inanç, düşünce, felsefe, görüş, sistem ve hükümlerin, Müslüman’ın hayatında hükümleri yoktur.
Sayfa 26