Âmâk-ı Hayâl
Filibeli Ahmed HilmiSayfa Sayısına Göre Âmâk-ı Hayâl Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Âmâk-ı Hayâl sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Âmâk-ı Hayâl kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Çoğunlukla gençlerimiz gibi okuldan çıkar çıkmaz kitapları bir köşeye atacak yerde, bilgimi genişletmeye okuldan sonra başladım.
Sayfa 8 - Sis Yayıncılık
Bir kısmı ise, Ramazan kandillerini gördüğü zaman müslü-
man olduğunu hatırlardı. Kandiller yandığı zaman ellerine tespi-
hi alıp, cami cami dolaşır, hiçbir şey anlamamalarına rağmen
Kuran-ı Kerim ve vaaz dinlerlerdi. İkindi vakti uyanmak şartıyla
oruç bile tutarlardı. Oruç tuttuğu hâlde namaz kılmaya gerek
görmeyenleri de vardı. Uzun bir namaz olan teravihe hiçbiri ya-
naşmazdı. Ramazan bitti mi, bunların dinî duygusu da "elveda!"
diyerek yoluna giderdi. Mevsimlik elbise giymeye benzeyen bu
çeşit dindarlığa ben her zaman hayret ederdim.
Sayfa 8Kitabı okudu
Bir yazarın anlaşılmak arzusuna saygı duymak gerekirdi kuşkusuz. Çünkü kitaplar eğlenmek ya da hoşça vakit geçirmekten ziyade, hayatı yeniden anlamlandırmak için yazılırdı. Okurun zihninde bir kıvılcıma bahane olmadıktan sonra yazmanın ne önemi kalırdı ki?
Sayfa 8Kitabı okudu
Vahdet-i vücutta dini bir yön vardır. Bunu savunanlar ayet ve hadislere dayanmıştır. Bu inanca göre İNSAN RUHU TANRININ RUHUNUN BİR PARÇASIDIR. İnsan ve evren tanrının bir ‘tecellisi’, görüntüsüdür.
Abdülbaki Gölpınarlının benzetmesiyle ‘GÜNEŞ IŞIĞI GÜNEŞİN BİR GÖRÜNTÜSÜDÜR, GÜNEŞ DEĞİL’ .
Yunus Emre’de şu Vahdet-i Vücut felsefesini benimsemiştir; ‘’ Tanrıdan başka varlık yoktur. Var olan her şey onun çeşitli biçimlerde görünmesidir.”
Sayfa 8 - Venedik yayınları
Çünkü kitaplar eğlenmek ya da hoşça vakit geçirmekten ziyade,hayatı yeniden anlamlandırmak için yazılırdı.
Sayfa 8Kitabı okudu
...bir kısmı Ramazan kandillerini gördüğü zaman müslü-
man olduğunu hatırlardı. Kandiller yandığı zaman ellerine tespi-
hi alıp, cami cami dolaşır, hiçbir şey anlamamalarına rağmen
Kuran-ı Kerim ve vaaz dinlerlerdi. İkindi vakti uyanmak şartıyla
oruç bile tutarlardı. Oruç tuttuğu hâlde namaz kılmaya gerek
görmeyenleri de vardı. Uzun bir namaz olan teravihe hiçbiri ya-
naşmazdı. Ramazan bitti mi, bunların dinî duygusu da "elveda!"
diyerek yoluna giderdi. Mevsimlik elbise giymeye benzeyen bu
çeşit dindarlığa ben her zaman hayret ederdim.
Sayfa 8Kitabı okudu
