Anahtar
Refik Halid KarayEn Eski Anahtar Sözleri ve Alıntıları
En Eski Anahtar sözleri ve alıntılarını, en eski Anahtar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''Her kalp bir başka ses çıkarır, kimisininki uyandırıcı ucuz saatlerin şamatasına benzer; kuru, ahenksiz ve telaşçıdır; kiminden ses, çok karanlık, yoğunluk,batak bir yere saplanmışçasına arızalı bir derinlikten gelir, korku verir.Bazısı satıhta, derinin hemen altında gibidir; saatinkine asıl böylesi benzer, işlediğini sanki görürsünüz.''
Sayfa 56 - inkılâp yayınlarıKitabı okudu
...İçinden ''Ne tuhaf, diyor, insanın yüreği de meğerse dişleri gibi kamaşırmış!''
Sayfa 242 - inkılÂpKitabı okudu
"Her günü birbirine benzeyen hayatın ne kıymeti var?"
Sayfa 112
XX. asır, birer iç bahçesi olmayanların, bir türlü dinlenemeyenlerin, ruh rahatına kavuşamayanların, diken üstünde yaşayanların dünyasıdır ve bu sebepten kıvranmaktadır.
Ne tuhaf, insanın yüreği de meğerse dişleri gibi kamaşırmış.
"Acaba bu dünya tamamıyla hayalî midir, yoksa gizli bir hayat şeklinde hakikat midir?"
Sayfa 22 - İnkılâp KitapeviKitabı okudu
Bildiğime göre kır hayatı aynı şeyleri bitmez tükenmez bir bekleyiştir: Beklersiniz ki ay çıksın, güneş batsın, kirazlar kızarıp buğdaylar sararsın, üzümler olup incirler ballansın, fasulyeler yetişip patlıcanlar boy atsın. Gözleriniz daima gökte, ağaçta, çardakta, yerdedir. Ağustos böceği biteviye ötmesin de ne yapsın? Belli ki can sıkıntısından patlıyor!
Sayfa 40 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
"Herkes konuşmasını bilmez," derdi, "bu, malum... Fakat bir de dinlemesini bilmeyenler gibi dinleme de hünerli insanlar da vardır."
Sayfa 42 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
İnsan tuhaftır, en ciddi, nazik vaziyette bile aklını hiçten şeylere saplanmaktan men edemez.
Sayfa 47 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
En kuvvetli çığlıklar feryat olsun, sevinçten gelsin, içimizde çalkalanıp gene içimizde durulanlardır.
Sayfa 84 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Bugünkü hallerinden memnun olmayanlar geçmişteki bazı hayat safhalarını farkına varmadan daha sık düşünürler, eski günlerin manzarasına dalıp kalırlar.
Sayfa 108 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Hakikatte rüyadaki gibi yaşayamadığımız için insanlar âlemi ruh hastalarıyla dolu...
Sayfa 114 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
"Çoğumuzun ruhu tortulu, telveli!"
Sayfa 117 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Ne görüyorsa onun için iğreti, geçici, meziyetsiz, hatta lüzumsuzdu. Güzel olan "dün" idi ve güzel olacak belki "yarın" idi; "hal" daima fena!
Sayfa 121 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Her sevdiğimiz faziletli olamaz ve derdimize ortaklık edemez. Çok defa sevmediklerimize açılırız.
Sayfa 127 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu