“Artık Sedat olduğumu bilmeyen yoktu ailede. Onlar içinse bir ‘t’ harfi böyle büyük kavgalara sebep olabiliyordu işte…”
İnce ince kelimelerle işlenmiş bu eseri, “…kendilerine biçilen rolün gerçekliğine inanmanın kolaylığı altında yaşamayı severler.” Anlamayacaktır. Dokuz kısa öykü, türüne inat uzun acılı hayatlara dokunuyor. Kısa öykü kitapları, değişen her hikayede tekrar yeni yaşamlara adapte olmakta zorlanmanız doğaldır. LAKİN bu öyküler sanki tek bir dünyayı anlatıyor. Cümleler arasında yaşayan insanlar; komşular, akrabalar, arkadaşlar sanki… Birinin hayatından diğerine bir bağ var. Kopmayan bir incecik ipek rengarenk iplerle birbirine bağlanmış.
Mutlaka okuyun, içinde yüreğinize dokunacak; bir an, bir cümle, bir kelime, bir kişi, bir harf mutlaka bulacaksınız.