En Eski Anonimleşen Edebiyat Sözleri ve Alıntıları
En Eski Anonimleşen Edebiyat sözleri ve alıntılarını, en eski Anonimleşen Edebiyat kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk romanı yerine yazıldığı dille söylenilen Türkçe roman sözünün doğru olacağı kanısındayım!..
Rusça roman, Türkçe roman, Fransızca roman sözlerine alıştırmalıyız kendimizi. Edebiyatın ırkı olmaz.
Sonuçta yaratılan dildir belirleyici olan. Edebiyatlarımızı o dilin tınısıyla nitelemek de yabansı gelmemeli bize:
Türkçe edebiyat...
Türkçe öykü...
Türkçe şiir...
Belki bunları yinelersek; "Türk lokumu' ile edebiyatın aynı şeyler olmadığının da ayrımına varabiliriz!
Ne dersiniz?
Sayfa 11 - VARLIK YAYINLARI
Sait Faik'in başlı başına bir okul olduğunu söylemek isterim. Günümüz yazarının okumaya ondan başlaması bile edebi belli görmesi için yeterlidir.
Sayfa 13 - VARLIK YAYINLARI
Özellikle Güneydoğu'da yaşanan olaylar beni hep şu düşünceye götürmüştür: Otuz yıllık yakın dönem, en az bunun birkaç katını içeren geçmiş zamanda olup bitenler neden edebiyatımızın yeterince konusu olamadı, kendi romanını öyküsünü çıkaramadı bir türlü!?
Tek tek örnekler vererek geçmek istemem. Gene de şimdilerde okuduğum Haydar Karataş'ın On İki Dağın Sırrı, geçmişte dikkatle izlediğim Suzan Samancı'nın tüm yazdıkları veya Mehmed Uzun'un daha ötelere giderek yörenin "bellek-tarih"ine katkı niteliğindeki romanları; Yavuz Ekinci, Murat Özyaşar, Vecdi Erbay, Muharrem Erbey'in yazdıkları...Ötede Hasan Özkılıç ile Mehmet Taşdemir'in, Aytekin Yılmaz'ın dile getirdikleri...Edebiyatta yurt coğrafyasına yeni bakışlar / yeni yaklaşımları içerdiği gibi, yurt gerçeklerine daha derinlikli/sorgulayıcı tanıklıkları da yansıtmaktadır.
Sayfa 15 - VARLIK YAYINLARI
Demirtaş Ceyhun / Türk Edebiyatındaki Anadolu
Yazınımızın oluşumundan bugüne değin süregelen yerleşik yargıları sorgulayan, yer yer de eleştiren bir bakış üzerine kuruyor araştırmasını.
Kitap şu beş bölümden oluşuyor: "Karabibik' ve Edebiyatımızdaki Anadolu", "Yaban'ı Yeniden Okumak",
"Tarihi Yorumlamak ya da Şeyh Bedrettin Destanı",
"Nâzım Hikmet'in Zoraki Romancılığı”, “Kemal Tahir'i Anmak”.
Sayfa 50 - VARLIK YAYINLARI
Kanlı Düğün ve Hücre 1952; Yabancılar, Kaçaklar romanlarıyla tanıdığımız tiyatro sanatçısı Kemal Bekir'in yazıya dönüşünü muştuluyor bizlere. Bir dönem romanı olan Hücre 1952'de siyasal düşüncelerinden dolayı hücrede tutulan tiyatro sanatçısı Mustafa'nın bu süreçteki durumu sergilenir. Bir anlamda siyasal baskının bireyin dünyasında açtığı tahribat, buna dönük gözlemler ustalıkla anlatılıyor romanda. Hücre 1952, psikolojik boyutu olan bir roman.
Sayfa 61 - VARLIK YAYINLARI
Erdal Öz, Sular Ne Güzelse ile okuru düzyazının, Türkçe'nin sıcaklığına çekti. Öykülerin kuruluşu, anlatımı, dildeki yalınlık...Bir öykü ne anlatır, bir öyküyle ne/nasıl anlatılır gibi karşılığını bulabileceğimiz sorular sordurabiliyordu, Öz. Çözülmenin, değişimin, yozlaşmanın uçlandığı yerde edebiyatın varoluşunu 50 Kuşağı yazarlarıyla soluyordunuz. Öz'ün öyküleri bunun güzel örneğiydi.
Sayfa 65 - VARLIK YAYINLARI
Toprak kanununun görüşüldüğü günlerde yayımlanan, Reşat Enis'in Toprak Kokusu (1944) adlı romanı, toprak sorununu canalıcı biçimde yansıttığı için toplatılmıştır.
Sayfa 75 - VARLIK YAYINLARI
EDEBİYATIMIZDA AYDINLANMA DÖNEMİ (1940-1950)
Dönemin başlıca romancıları: Cevdet Kudret, Kemal Bilbaşar, Samim Kocagöz, Faik Baysal, Halikarnas Balıkçısı, Ahmet Hamdi Tanpınar, Abdülhak Şinasi Hisar, Sait Faik, Orhan Kemal, Oktay Akbal.
Sayfa 78 - VARLIK YAYINLARI
EDEBİYATIMIZDA YENİLEŞME DÖNEMİ(1950-1960)
Dönem romancıları: Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Talip Apaydın, Fakir Baykurt, İlhan Tarus, Necati Cumalı, Tarık Dursun K., M.Sunullah Arısoy, Kemal Bekir, Orhan Hançerlioğlu, Tarık Buğra, Aziz Nesin, Attila İlhan, Cengiz Dağcı, Erhan Bener, Şahap Sıtkı, Mehmet Seyda, Yusuf Atılgan...
Sayfa 79 - VARLIK YAYINLARI
EDEBİYATIMIZDA KURULUŞ DÖNEMİ(1930-1940)
Dönem romancıları: Sadri Ertem, Sabahattin Ali, Memduh Şevket Esendal, Mithat Cemal Kuntay, Sermet Muhtar Alus, Nahid Sırrı Örik, Reşat Enis, Osman Cemal Kaygılı, Mükerrem Kamil Su, Kerime Nadir.
Sayfa 72 - VARLIK YAYINLARI
Kirpi, Sulhi Dölek'in T. İş Bankası, 1996 Edebiyat Büyük Ödülü'nü kazanan romanı. Çalkantılı bir dönemin, arayış ve çözülmenin bireyin dünyasına yansılarını dile getiriyor Dölek. Romanın kahramanı Kirpi Reşat'la, toplumsal çözülmenin sıradanlaştırdığı insanı simgeliyor Dölek. İyi-kötünün buluştuğu nokta ise onun anlatısının yergisel yanını oluşturur sürekli.
Sayfa 62 - VARLIK YAYINLARI
Bekir Yıldız:
Güneydoğu gerçeği ilk kez onun öyküleriyle doğal biçimde edebiyatımıza girmektedir. Bekir Yıldız törelerin, yokluğun-yoksullukların kıskacındaki Güneydoğu insanının gerçeğini yansıtırken yaşanan olayları, durumları belli bir tavır ekseninde öyküleştirir...Özellikle feodal bir yapı içindeki insanın trajedisini çatışmalar odağında ele alırken, kaçınılmaz olanı verir.
Sayfa 114 - VARLIK YAYINLARI
Osman Şahin / Mahşer
Gözlerinizi kapıyorsunuz, yerel/yöresel motifleri flulaştırıyorsunuz, dünyanın herhangi bir yerindeki insanın serüvenini düşünüyorsunuz.
Az şey midir bu? Hele hele bir öyküde bunu başarabilmek...Osman Şahin'i kutluyorum, bize böylesi bir kitap armağan ettiği için.
Sayfa 120 - VARLIK YAYINLARI
Usta bir gözlemci, yalın bir anlatıcı olan Selçuk Baran, roman ve öykülerinde zamanın ufaladığı hayatların solan renklerini yansıtmayı önceledi. Toplumdaki değişimi, taşradan kentlere hızla göçle başlayan altüst oluşun yansıdığı hayatları, kentin sağnağında bir yerde tutunmaya çalışan küçük insanların dünyalarını abartısızca yansıttı. İçtenlikli bir bakıştır onunkisi.
Sayfa 121 - VARLIK YAYINLARI
Öyküde kurulan hayatların gerçekliğinde bir ülkenin, ülke insanının, tarihsel bir dönemecin gerçeğini görmek hiç de azımsanacak bir durum değildir.
Öyküde bunu başarabilmek her zaman mümkün değil. Ama, Mustafa Kutlu, bizlere sunduğu birikimde bunun üstesinden gelebiliyor. Onu, bir yanıyla Memduh Şevket Esendal çizgisinden alıp Sait Faik'e, oradan Sabahattin Ali'ye, Sabahattin Ali'den de Orhan Kemal'in öykü dünyasına yakınlaştıran da bu olsa gerek.
Sayfa 132 - VARLIK YAYINLARI