undefined Ant Sözleri ve Alıntıları
undefined Ant sözleri ve alıntılarını, undefined Ant kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Biz birbirimizin kanlarını içeriz.Buna"Ant içmek"derler.Ant içenler kan kardeşi olurlar,birbirlerine ölünceye kadar yardım ederler,imdada koşarlar.
Gözümde canlanır koskoca mazi...
Erken kalktığım açık, bulutsuz sabahlar, herkes gibi bana da çocukluğumu hatırlatır.Yâdımda ezeli ve mor bir fecir memleketi gibi kalan doğduğum yeri gözümün önüne getirmek isterim.
Dünyanın naif gönüllere ihtiyacı var...
- Musluğu Ali koparmıştı,dedi,ben de biliyordum.Amma o çok zayıf, hem hastadır.Görüyorsun, falakaya dayanamaz. Belki ölür,daha yataktan yeni kalktı.
-Amma sen niçin onun yerine dayak yedin?
-Niçin olacak.Biz onunla ant içmişiz.O bugün hasta,ben iyi, kuvvetliyim.Onu kurtardım işte.
Mademki "gelişme"den sakınmak mümkün değildi ve gelişmeyse mutlaka değişmek, mutlaka eskiye benzememekti, o halde asırlarca evvelki Türk kadınlığı da ilkel halinde kalamazdı....
"Ben de bu bahar hiç kelebek görmedim. Kendim için değil, benim gibi olanlar
için, bütün Türk kızları için, bütün Türk kızlarının talihi için bakacağım."
Hayattaki her gülünç şeyin altında görünmez bir facia yok mudur?
"Lakin söyleyiniz, okumayayım da ne yapayım?"
'Lakin söyleyiniz, okumayayım da ne yapayım?'
"...lakin insanların hayvanlığına nihayet yoktur!"
Bu iki vücut eski ve yeni Türk kadınlığının karamsar ve teselli kabul etmez iki örneğiydi.
Biri, bir asır evvelki neslin son örneği, hayattan ziyade ölüme ve unutuluşa ait bir hatırası...
Diğeri, bugünün, bir asırlık mecburi ve uğursuz gelişmenin, başkalaşmanın narin ve tatmin olunmaz bir çiçeğiydi...
Erken kalktığım açık ve bulutsuz sabahlar herkes gibi bana da çocukluğumu hatırlatır.
Derinlerine yuvarlandığımız karanlık uçurumun, bu ahlaksız ve bozukluk, vefasızlık ve bencillik, adilik ve miskinlik cehenneminin dibinde karamsar ve yabancılaşmış kıvranırken saf ve nurdan mazi, kaybolmuş bir cennetin hakikatten uzak bir serabı halinde karşımda açılır...