Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yeni Bir Yaşam Tarzı

Antikanser

David Servan

Antikanser Gönderileri

Antikanser kitaplarını, Antikanser sözleri ve alıntılarını, Antikanser yazarlarını, Antikanser yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hasta bir gezegende Sağlıklı yaşayamayız!”
Sayfa 113Kitabı okudu
Yirmi üç çocuğa günlerce sıradan yiye­cekler verildikten sonra ilk test yapıldı. idrariarında tarım ilaçları­nın varlığı görülüyordu. Aynı çocuklar daha sonra sadece organik yiyecekler tüketti. Birkaç gün içinde, tarım ilaçlarının tüm izleri idrarlarından uçup gitmişti. Sıradan diyete döndüklerinde ise, id­rarlarında ilk başta görülen tarım ilacı izleri, hızla aynı düzeyde yeniden belirdi.
Reklam
Hormonlar kanserin gelişmesinde nasıl etkili olurlar? Hücrelerin yüzeyindeki belirli re­septörlere bağlanarak, anahtarın kilidi açması gibi bir etki yaratırlar. Söz konusu hücreler eğer kanserliyse? hormon da yıkıcı biçimde büyümelerine izin veren zincirleme reaksiyonları başlatır. Çevredeki pek çok kirletici "hormon bozucu"dur. Yani yapıları insandaki belli hormonların yapısını taklit eder; böylece kilitlerin içine girip onları anormal biçimde harekete geçirebilir. Aralarından birçoğu östrojenleri taklit eder.
Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri, insan vücudu tara­ findan üretilemediği için "elzem" diye nitelendirilir. Sonuç ola­rak, bedenimizdeki omega-3 ve omega-6'miktarı, doğrudan doğruya yediğimiz yiyecekİerin içerdiklerine dayanır.
Kısacası, şeker dokuları besler ve daha hızlı büyümelerini sağlar.
Ciddi bir hastalık korkunç derecede yalnız geçen bir yolculuk olabilir.
Reklam
Tümör bir kez yerleştiğinde, bu doğal savunuların hiçbiri kemoterapinin ya da radyoterapinin yerini tutamaz. Ancak bedenin kansere karşı direnişini tam olarak harekete geçirmek için, geleneksel tedavilerin yanı sıra onlardan da yararlanılabilir.
Örneğin birkaç bölünmeden son­ra ölme zorunluluğundan kurtulurlar. "Ölümsüz"leşirler. Çevrele­rindeki -yer sıkışıklığından paniğe kapılarak- çoğalmayı kesmele­rini söyleyen dokulardan gelen işaretleri görmezden gelirler. Daha da kötüsü, salgıladıkları özel maddelerle bu dokuları zehirlerler.
...Bazı durumlarda ise, sevdiklerimize şöyle demek geliyor içimizden: "Lütfen 'bir şeyler' yapmaya çalışma. Orada dur, yeter!"
Bir d e insanın beynini kurcalayan şu ölüm meselesi vardı. Kan­ser teşhisine karşı ilk tepki çoğu kez inanmamaktır. Kendi ölümümüzü tahayyül etmeye çalıştığımızda aklımız isyan eder. Sanki ölüm yalnızca başkalarının başına gelebilirmiş gibi. . .
Reklam
Biz sadece doğanın ders kitaplarımızı hiç okumamış olmasına şükretmeliyiz.
Ölümlü olduğumuzu fark edinceye kadar, yaşam bize sınırsız görünür ve öyle kalmasını isteriz. Mutluluk arayışına girmek için hep zamanımız olacağını sanırız. Önce diplomamı almalıyım, borçlarımı kapatmalıyım, çocuklarımı büyütmeli, emekli olmalıyım... Mutluluğu daha sonra düşünürüm. İşin özünü aramayı yarına ertelediğimizde, daha tadına bile bakmadan hayatın parmaklarımızın arasından kayıp gittiğini görebiliriz.
Genetik kader diye birşey yok. Hepimiz kendimizi korumayı öğrenebiliriz.
Hepimizin içinde âtıl kanser hücreleri var ve her birimiz tümörlerin oluşumuyla savaşabilecek bir bedene sahibiz. Doğal savunma mekanizmalarımızı kullanmak hepimize düşen bir iş.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.