En Eski Aramızdaki Mesafe kitaplarını, en eski Aramızdaki Mesafe sözleri ve alıntılarını, en eski Aramızdaki Mesafe yazarlarını, en eski Aramızdaki Mesafe yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çok eğlendim kitabı okurken. Caymen ile Xander, ikisi de güçlü karakterler. Daha çok gençlere hitap eden, tadımlık aşk hikayesi diyeceğim ama aşk kısmı hafiften hissetmeme rağmen eğlenceli ve sürükleyici bir kitaptı.
On yedi yaşındaki Caymen, annesin porselen bebek dükkânında çalışırken, yakışıklı ve zengin Xander ile tanışır. Ama kızımızın zengin insanlara karşı ön yargılı düşünceleri nedeniyle uzun bir zaman sadece arkadaş olarak takılıyorlar. Ayrıca kitabı okurken ne kadar eğlensem de sanki sonu havada kalmış gibi hissetim. Kitap seri değil anladığım kadarıyla, yalnız Caymen’in aile durumu ile ilgili kendimi çok tatminkâr hissetmedim.
“Peki, sizce ihtiyar bir kadın bunlardan hangisini beğenir?”
“Hepsini.”
Çene kasları seğirince birden bana döndü. Gözlerinde şaşkınlık gördüm, karşısında daha yaşlı bir kadın bulmayı bekliyormuş gibi. Bu iltifatı, normalden biraz daha kalın olan ve genizden gelen sesime borçluydum ancak bu, onu çoktan ağzından çıkmaya başlayan cümleyi sarf etmekten alıkoymadı: “Siz hangisini beğeniyorsunuz?”
Hiçbirini demeye hakkım var mıydı? Kaçınılmaz geleceğimde ileride bu dükkanı işletmek olsa da, dükkan benim değil, annemin hayatının aşkıydı. “Ben hiç durmadan ciyaklayanları tercih ediyorum.”
Anlamlı buldum okunması gereken bir kitap gerçekten çok güzelmiş iyi ki almışım diyorum herkese tavsiye ederim bence herkes okumalı diyorum oyuncak bebeklerle dolu bir yaşam sanırım
Bu kitapta o kadar zengin kelimesi geçiyor ki bir süre sonra bıkkınlık geldi. Caymen hayatı boyunca zenginler için atıp dururken birden Xander’a karşı değişik davranmaya başladı. Bir yandan da Mason var. O kadar kararsız bir kız ki Masonla gezip Xander’dan uzak durmaya karar veriyor ama sonra Xander’la karşılaşınca hemen Mason’u unutuyor. Hem Xander bana uygun değil diyor hem de her sabah okula kadar yürüyorlar. Çocukla ne zaman karşılaşsa illa ne kadar zengin olduğuyla ilgili seyler söylüyor. Ve hep evlerinin ne kadar küçük olduğundan bahsedip duruyor. Dört adım atıp mutfağa gittim üç adım atıp salona gittim falan filan. Herkes zengin değil. Herkes yayla gibi evde yaşamıyor. 17 yaşında olmasına rağmen hala evini yaşantısını kabullenememiş durumları benim hoşuma gitmedi. Xander’ın davranışları ve durumlara göre verdiği tepkiler normaldi. Zengin egosu falan yoktu. Sonu tam Samanyolu kısa kesitleri gibi bitti. Beğenemedim ben bu kitabı.
Sizi okuyamama halinden çıkaracak, basit ve akıcı, Disney filmi tadında, az entrikalı bir kitap mı arıyorsunuz? Aramızdaki Mesafe, işte tam da böyle bir kitap.
Caymen zenginlere karşı ön yargılı bir kızımız. (Kitapta buna bir sebep gösteriyor yazar ama bu kadar zeki bir kızın ve onun zeki annesinin böylesine saçma sapan bir düşünceye sahip olması aslında çok tuhaf. İrdelemek istesek kitabı okumama sebebi olabilir lakin kendisi o kadar da üzerinde durulacak bir kitap değil. Cidden. Ben bile detayları görmezden gelebildim, siz düşünün.) Bir gün çalıştığı yerde Xander isimli zengin, yakışıklı, şakacı bir çocukla tanışıyor. Aşık oluyorlar ve mutlu son.
Araya katılmış minik, tuhaf bir entrika vardı ama yazar bile pek üzerinde durmamış, eğlence olsun diye yazmış sanki. Öyle sade kitabımız.
Toparlamam gerekirse birkaç saat içinde okunacak, sevimli bir aşk hikayesi okumak isterseniz, karakterlerin de liseli olduğunu göz önünde bulundurmak şartıyla tabii, tavsiye edebilirim.
“Apparently having money means collecting useless things like porcelain dolls (the adjective “useless” should never be used around my mother when referring to dolls).”