Değilim oddan u sudan veyâ toprak veyâ yelden
Ben irden var idim irden henüz yoğidi bu ezmân
Zamânsız bî-zamânam ben mekânsız bî-mekânam ben
Dü âlemde hem ânam ben benem hem giden hem duran
Sanırsın Eşrefoğlu’yam ne Rûmî’yem ne İznikî
Benem ol dâim ü bâkî göründüm sûrerâ insân
Eyâ sen sanma kim bu güftârı dehân söyler
Veyâ terkîb olan unsur yâhud lahm-ı zebân söyler
O seni sana bildirmek murâdın kasd edip Mevlâ
Anâsırdan giyip donlar yüzünden tercemân söyler