Öncelikle bu sadece bir aşk kitabı değil onu belirtmek isterim. Daha çok acının kitabı bence. Kitabın birinci bölümü erkek kahramanımız Umut'un ağzından anlatılıyor. Bu bölümler 1,3,5,7 ve 9 olarak numaralandiriliyor ve bu bölüm YAZI olarak anlatılıyor. Ikinci bölüm kadın kahramanımız Sanem'in ağzından anlatılıyor ve bölümler 2,4,6,8 ve 10 olarak numaralandiriliyor bölümün adı TURA. Son bölüm ise hem erkek hem kadın kahramanımızın ağzından anlatılıyor.
Kitabın, Aşıklar Delidir olarak da Yazı Tura olarak da isimlendirilmesi çok manidar ve akıllıca.
Umut'un annesi ölümcül hasta ve bu hastalık genetik olarak bulaşmakta. Umut'un bir de abisi vardır. Bu hastalık ise ya abisinde çıkacak ya kendisinde yani tam bir yazı/tura klişesi. Çok fazla spoiye gerek yok zaten anladiniz hastalığın kimde çıktığını.
Umut tedavi için Amerika yolunu tutar ve burada Sanem'le tanışır ve hastalığını bile bile aşık olurlar birbirlerine. Bile bile neden aşık olurlar ki?
Çünkü aşıklar delidir...
Sanem ise parlak öğrencilik döneminden sonra mimar olarak işe başlasa da kariyeri öğrenciliği gibi parlak olmuyor. Ailesinden sevgi görememiş olması onu Amerika'ya itiyor. Her ne kadar sevgi görmesede ailesinin her ferdine finansal yardımını esirgemiyor.
Umut'un ağzından anlatılan 1.bölüm fazla tıkandı bende gitmedi bir türlü duraganlasti ama 2. bölüm Sanem'in ağzından anlatılanlar şelale gibi şırıl şırıl akıp gitti. Belki de yazarın kadın olması da bunda etkili olmuştur bilemiyorum. Her sayfasında acı ve elem olan bu kitabı herkese öneriyorum.