Hoşçakal tapılası ülke, sevgili güneşli yöre,
Kayıp cennetimiz bizim, Doğu Denizi’nin incisi,
Bu üzünçlü, hüzünlü yaşamı veriyorum sana kederle;
Ve çok parlak olsaydı, çok çiçekli, çok taze,
Yine verirdim sana, sen iyi ol yeter ki.
Savaş meydanında, dövüşle delirmişçesine,
Kuşkusuz, kedersiz, yaşamlarını sundular sana.
Yok önemi meydanın: