Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atası Türk Atatürk

Şükrü Kuleyin

Atası Türk Atatürk Sözleri ve Alıntıları

Atası Türk Atatürk sözleri ve alıntılarını, Atası Türk Atatürk kitap alıntılarını, Atası Türk Atatürk en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Doğrudur; 30 Ağustos'ta kimileri sevinir kimileri üzülür! Kimilerinin bayramı kimilerinin yasıdır.
Sayfa 176Kitabı okudu
“Düşman, maddi ve teknik unsurları bütün ihtimal hesaplarıyla yapar. Ancak inancınızı asla hesaplayamaz.”
Sayfa 132
Reklam
Yıl 1934… Türkiye’nin önemli bir ziyaretçisi vardır. İran Şahı Şah Rıza Pehlevi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün misafiri olarak Türkiye’dir. İran Şahı, ziyaret esnasında Atatürk’e, üzerinde eşi benzeri taşlarla kaplı bir kılıç hediye eder. Kılıç paha biçilmez ve göz kamaştırmaktadır. Herkes, Atatürk’ün, karşılık olarak Şah’a vereceği hediyeyi merak eder. Atatürk, İran Şahı’na, sade gümüş bir sigara tabakası hediye eder. Şah, eline aldığı tabakayı incelerken, yüzünde biraz şaşkınlık ifadesi vardır. Şah’ın bir hazine değerindeki hediyesi karşısında, Atatürk’ün gümüş bir tabaka etmesi Şah da dahil olmak üzere herkesi şaşırtmıştır. Atatürk, bunu fark edince,  Şah’a, “Bunu ben kendi maaşımla aldım” der. Ve bu kısacık cümlede o kadar şey anlatır ki! İzah etmeye gerek var mı?
Sayfa 182 - HS Yayınevi
“Atatürk binalara, görkemli yapılara, ruhsuz taş duvarlara değil insana önem verirdi. Hayatının merkezinde insan ve insanın gelişimi vardı. Bir hayali gerçekleştirmek için ruhsuz binalara takılıp kalınmasını değil, inanç ve idealler ile donanmış insana önem verirdi.”
Sayfa 114
“Kimin kayığına binerse onun küreğini çekenlere inat, biz hala Bandırma vapurundayız.”
Sayfa 198
“Çocuk, biz öyle bir idare, öyle bir rejim istiyoruz ki, bu memlekette bir gün -eğer hükümdarlık aleyhinde gittikçe artan kuvvetli bir ceryanla karşılaşılırsa- padişahlığa taraftar olanlar dahi bir parti kurabilsinler…”
Sayfa 82
Reklam
%100
“Evet, hayatları boyunca iki kitap okumamış, belli pozisyonlara gelince eline tutuşturulmuş birkaç özetten başka kitap ile teması olmamış insanların Atatürk ile ilgili konuşurken kullandıkları dil insanın canını işte bu yüzden sıkıyor. Dile kolay 4 bin kitabı notlar alarak, çize çize okumuş bir insanı, böylesine rahat eleştirebilmek… Cehaletin en karanlık hallerinden biri bu olsa gerek.”
Sayfa 49
“Parçalanmış bir imparatorluğun küllerinden bir cumhuriyet meşalesi yakacaksın… İçerde dışarda binlerce problem ile boğuşacaksın… Ama tüm bunlar ile meşgul iken ülkenin çocukları kendi dillerinde daha iyi anlasın diye oturup geometri kitabı yazacaksın. İşte o bu yüzden Mustafa Kemal’di, işte o bu yüzden Atatürk’tü.”
Sayfa 121
Mustafa Kemal, sadece okumamış aynı zamanda birçok alanda eserler de vermiştir… Gazeteci Turhan Gürkan’ın aktardığı şu anı, konunun en güzel örneklerinden bir tanesidir: Türk Tarih Kurumu’nun çalışmalarıyla Atatürk yakından ilgileniyor, her fırsatta Türk Tarihi’nin en geniş şekilde yazılması için çevresine uyarıda bulunuyordu. Boş zamanlarında Atatürk’ün elinden, tarihle ilgili kitapların düşmediğini hatırlarım. Bir gün yine Atatürk, tarihle ilgili kalın bir kitap okuyordu. Öylesine dalmıştı ki çevresini görecek hali yoktu. Bir sürü ülke meselesi dururken, devlet başkanının kendini tarihe vermesi, Vasıf Çınar’ın biraz canını sıkmış olacak ki Atatürk’e şöyle dediğini duydum: “Paşam tarihle ilgilenip kafanı yorma. 19 Mayıs’ta kitap okuyarak mı Samsun’a çıktın?” Atatürk, Vasıf Çınar’ın bu samimi yakınmasına gülümseyerek şöyle karşılık verdi: “Ben çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydı bu yaptıklarımın hiçbirini yapamazdım.”
Sayfa 48
Yemek sırasında hoş mu hoş, yoksa nahoş demek mi gerek, kestiremeyeceğim bir olay geçti. Garsonlardan biri, fazla heyecanlandığı için mi nedir, elindeki büyük porselen tabakla yere yuvarlandı. Sofradakilerin utanç içinde önlerine baktıkları anda Atatürk, sanki hiç bir şey olmamış gibi Kral’a doğru eğilerek “Bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim” diye hem meseleyi kapattı, hem de ortalığı neşeye boğdu. Garsona da “Vazifene devam et” emrini verdi.
Sayfa 142 - HS Yayınevi
38 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.