Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Tarih Tezinden Türk İslam Sentezi'ne

Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi

Sinan Meydan

Öne Çıkan Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi Gönderileri

Öne Çıkan Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi kitaplarını, öne çıkan Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi yazarlarını, öne çıkan Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Düşünemeyen bir toplumu yönetmek ve şekillendirmek, düşünen bir toplumu yönetmek ve şekillendirmekten daha kolaydır..
Sayfa 367Kitabı okudu
30'lu yıllarda "Etrüskler Türktür dediği için Atatürk'ü eleştirenler,bu ve benzeri tezlerin bilimsellikten uzak, sadece “konjektürel"çalışmalar olduğunu ileri sürenler, Amerika, İtalya ve İspanya Ünıversıtelerınden bir grup “özgür bilim insanının" “genetik araştırmalar’ sonucunda “Etrüsklerin Türk olduklarını kanıtlamaları" karşısında şaşkınlığa düşmüşe benzemektedirler. Kanımca, Ferrara Üniversitesi’nin 2004 yılında yayınladığı “Etrüsklerin Türklüğüne ilişkin Rapor hem Antik tarihin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini kanıtlamaktadır, hem de Türklerin “uygarlıktan nasibini almamış, barbar ve geri bir ulus olduğunu” bilimsel bir gerçeklik olarak kabul eden “Batı merkezli tarih tezinin” şuursuz savunucularına çok anlamlı bir yanıt niteliği taşımaktadır. "Türk’ün manevi vasfı bir güneş gibi doğacaktır. " ve "Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapacaktır.'' diyerek 30’lu yıllarda "Türklerin saklı tarihini" gün ışığına çıkarmak için olağanüstü bir mücadele veren Mustafa Kemal Atatürk'ün ne kadar haklı olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır.
Reklam
"Avrupalılara ziraatı, yabani hayvanları ehlileştirmeyi, çömlekçilik sanatlarını da bu yeni gidenler (Türkler) öğretmişlerdir. Fikir, sanat ve bilgice Avrupa yerlilerinden çok yüksek olan göçmenler, Avrupa'yı mağara hayatından kurtarmışlar ve fikri gelişme yoluna sokmuşlardır. Arkeoloji keşiflerine göre, milattan 2000 yıl kadar önce Avrupa’da bakır aletler bile pek az bulunurken, o tarihte birdenbire tunç aletlerin çoğaldığı görülüyor. Bakırı tunca çevirebilmek için mevcudiyeti gereken kalay madeni Avrupa’da yalnız Fransa’da bir tek yerde zayıf bir damar halinde mevcut olup, bunun da eski zamanlarda keşfedilip işletildiğine dair hiçbir emare yoktur. Tunç sanatının Avrupaya son asırlara kadar bütün dünyanın hemen tek kalay hâzinesi olan Ana Türk Yurdundan gitmiş olduğu en kesin gerçeklerden sayılır. Madenin ve maden sanatlarının eski medeniyet alanlarında, Mezopotamya, Mısır ülkelerinde keşfedilmiş olmadığı da muhakkaktır. Maden, Jaques de Morgan 'ın dediği gibi 'an’ananın bize parmağıyla gösterdiği dağlarda keşfedilmiştir’ "
Vay Homer vay...
Gılgamış, Odysseus'un Kirke'yi aşağıladığı gibi İştar'ı aşağılamaktadır. Bu noktada İştar , Kirke gibi , güneşin kızı olan tanrıça Siduri ile yer değiştirmiştir.Siduri Gılgamış'a geçmişle ilgili bilgiyi simgeleyen Noe'ye ulaşmak için okyanus ya da ölüm sularına doğru izlemesi gereken yol hakkında bilgi verir. Aynı şekilde Kirke'de Odysseus'a okyanusu nasıl geçip geçmişle ilgili bilgi olan Tyresias'ı bulmak üzere Hades'e ulaşabileceğini göstermektedir. Siduri Gılgamış'a , Kirke'nin Odysseus'a öğrettiği yaşam felsefesinin aynısını öğretir."Yiyiniz,içiniz,neşeli olunuz! Çünkü bu insanların yazgısıdır " olayların akışıyla bu iki kahramanın yolculuklarında yadsınamaz benzerlikler vardır.
"Türk çocuklarındaki yetenek, her ulusundakinden üstündür. Türk yetenek ve gücünün tarihteki başarıları meydana çıktıkça, Türk çocukları kendileri için gerekli olan atılım kaynağını o tarihte bulabileceklerdir. Bu tarihten Türk çocukları bağımsızlık düşüncesini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, olağanüstü yengileri (zaferler) kazanan adamları öğrenecekler, kendileri de aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu yetenekle kimseye boyun eğmeyecekler”
Atatürk'ün söylediklerini yer, zaman ve koşullar üçgeninde değerlendirmek gerekir..
Sayfa 207Kitabı okudu
Reklam
Atatürk'ün ölümünden sonra ulusal eğitim politikasından vazgeçildiği için gençlerimiz zaman içinde kimliksiz, kişiliksiz kalıp boşlukta savrularak aşırı uçlara kaymaktan kurtulamamışlardır; gençlerimiz kurtuluşu ya din bezirganlarının peline takılıp sürüklenmekte ya kendine tamamen yabancı akımların militanı olmakta ya da kısa yoldan köşe dönmekte aramaya başlamışlardır.
Sayfa 368Kitabı okudu
Asena olmuş Athena ! Baklava olmuş baklavozis!
Eski Yunan mitolojisinin Türklerden alındığını ifade etmiştir. O sırada İstanbul Darülfünunu’nda tarih müderrisi olan Yusuf Ziya Bey de aynı kanıdadır. O da Yunan uygarlığının orijinal olmayıp Türk uygarlığına dayandığı, Türk ırkından kavimlerce yüceltildiği tezini savunmuştur. Yusuf Ziya Bey’in söz konusu tezini belgelerle ve bu konudaki Batılı kaynaklarla desteklemesi oldukça önemlidir .
Ben çocukken fakirdim. İki kuruş elime geçince bunun bir kuruşunu kitaba verirdim. Eğer böyle olmasaydım , bu yaptıklarımın hiçbirisini yapamazdım
Hadi canım oradan!!!
Batı merkezli teze göre tüm Orta ve Güney Asya, Batı kökenli Ari halkların ana yurduydu; fakat nereden çıktıkları bilinmeyen yabancı halklar (Sarı ırklar) gelip zavallı Arileri katledip onların topraklarına el koymuşlardı!!' O zaman yapılması gereken şey , bu ikinci sınıf Sarı ırklardan bir şekilde kurtulmaktı!
189 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.