Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Atatürk'ün Din Anlayışı

Harika Yamak

Atatürk'ün Din Anlayışı Gönderileri

Atatürk'ün Din Anlayışı kitaplarını, Atatürk'ün Din Anlayışı sözleri ve alıntılarını, Atatürk'ün Din Anlayışı yazarlarını, Atatürk'ün Din Anlayışı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Din ve Özgürlük
''Din, bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir, hürdür. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz, din işlerini millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan bağnaz hareketlerden sakınıyoruz ve buna asla meydan vermeyeceğiz.'' Mustafa Kemal Atatürk.
Atatürk'ün Dine Bakışı
"Laiklik yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir... Laiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkânını temin etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nde her yetişkin dinini seçmekte hür olduğu gibi, belirli bir dinin merasimi de serbesttir."
Reklam
Başlarken...
"Türkler, dinlerinin ne olduğunu bilmiyorlar. Bunun için Kur'an, Türkçe olmalıdır "
"...Millet mukadderatını doğrudan doğruya eline aldı ve milli saltanat ve egemenliğini bir şahısta değil, bütün fertleri tarafından seçilmiş vekillerden meydana gelen bir yüce mecliste temsil etti. İşte o Meclis yüce Meclisinizdir, Türkiye Büyük millet Meclisi'dir ve bu egemenlik makamının hükümetine, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti derler. Bundan başka bir saltanat makamı, bundan başka bir hüküm ve heyeti yoktur ve olamaz." (Mustafa Kemal Atatürk)
Sayfa 21
Atatürk, din karşıtlığı olarak algılanan laikliği hiçbir zaman dine aykırı hareket etmek olarak düşünmemiştir ama bu konuda çok tepki gösteren, hatta alay konusu haline getirenlere karşı da her zaman anlayışlı olamayacağı kesindir. İlk meclis'te bir gün laiklik konusu konuşulmaktadır. O gün ise, meclise Gazi Mustafa Kemal Paşa başkanlık etmektedir. Meclis'in tanınmış din adamlarından biri kürsüye gelir ve alaycı bir ifadeyle; "Arkadaşlar bir laikliktir almış başını gidiyor. Affedersiniz ama ben bu laikliğin ne anlama geldiğini bilmiyorum" der. Bu sırada başkanlık makamında bulunan Mustafa Kemal Paşa dayanamayarak, oturduğu yerden elini kürsüye vurup; "Adam olmaktır Hocam, adam olmak!" diyerek hocanın sorusunu yanıtlar.
Sayfa 20
"Dinde zorlama yoktur. Şüphesiz, doğruluk sapıklıktan apaçık ayrılmıştır. Artık kim Tağutu tanımayıp Allah'a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir."(Bakara Suresi, 256) "Laiklik yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir." (Ahmet Mumcu, Atatürk'ün Kültür Anlayışında Vicdan ve Din Özgürlüğünün yeri, Ankara-1991.)
Sayfa 19
Reklam
"...Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleri ile karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve tutucu hareketlerden sakınıyoruz." (Mustafa Kemal Atatürk)
Sayfa 18
... Yine laiklik gerçek dindarlığın gelişmesine imkan sağladığı gibi siyaset alanında da sıkça yapılan din istismarına karşı da güçlü bir güvencedir. Böyle olmasına karşın laiklik, yıllardır din aleyhtarı bir zihniyet olarak algılanmış uygulama alanında tutarsızlıklar ve sorunlar yaşanmıştır. Mustafa Kemal Atatürk de laikliğin din karşıtı bir şekilde uygulanma ihtimalini göz önüne alarak şöyle demiştir: "Laik hükümet tabirinden dinsizlik manasını çıkarmaya yeltenen fesatçılara fırsat vermemek lazımdır."
Sayfa 18
"Şimdiye kadar takip olunan öğretim ve eğitim usullerinin milletimizin gerileme tarihinde en mühim bir sebep olduğu kanaatindeyim. Bunun için bir milli terbiye programından bahsederken, eski devrim hurafelerinden ve doğuştan mevcut özelliklerimizle hiç de münasebeti olmayan yabancı fikirlerden, doğudan ve batıdan gelebilen bütün tesirlerden tamamen uzak, milli ve tarihi seciyemizle orantılı bir kültür kastediyorum. Çünkü milli dehamızın tam gelişmesi, ancak böyle bir kültürle temin olunabilir. Gelişigüzel bir ecnebi kültürü, şimdiye kadar takip olunan yabancı kültürlerin yıkıcı neticelerini tekrar ettirebilir. Kültür, zeminle orantılıdır. O zemin, milletin seciyesidir." (Atatürk, 1921 yılında Milli ve laik eğitim anlayışı ile ilgili bunları söylemiştir.)
Sayfa 18
"Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların gayesi, Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağımıza uygun ve bütün mana ve biçimi ile medeni bir toplum haline ulaştırmaktadır. İnkılaplarımızın temel prensibi budur. Bu gerçeği kabul edemeyen zihniyetleri darmadağın etmek zaruridir. Şimdiye kadar milletin dimağını paslandıran, uyuşturan bu zihniyette bulunanlar olmuştur. Herhalde zihniyetlerde mevcut hurafeler tamamen kovulacaktır. Onlar çıkarılmadıkça, dimağa gerçek parıltılarını yerleştirmek imkansızdır." (Mustafa Kemal Atatürk)
Sayfa 17
Reklam
Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini oluştururken yaptırdığı anayasanın 88. maddesine Türk halkının din ve ırk ayrımı olmadan Türk vatandaşı olarak kabul edildiğini koydurmuştur. Anayasanın 69. maddesi ise, " Bütün Türkler yasalar karşısında eşittirler, zümre, sınıf aile ve kişisel ayrıcalıklar kaldırılmış ve yasaklanmıştır." hükmü getirilmişti.
Sayfa 16
"Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dini yoktur. Devlet idaresinde bütün kanunlar, nizamlar ilmin çağdaş medeniyete temin ettiği esas ve şekillere, dünya ihtiyaçlarına göre yapılır ve tatbik edilir. Bin telakkisi vicdani olduğundan olduğundan, Cumhuriyet, din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı, milletimizin çağdaş ilerlemesinde başlıca muvaffakiyet etkeni görür." (Mustafa Kemal Atatürk)
Laikliğin bir özelliği de devletin resmi bir dininin olmamasıdır. Atatürk 1930 yılında bu konuda şunları söylemiştir: "Türk milleti, halk idaresi olan cumhuriyetle idare olunur bir devlettir. Türk devleti laiktir. Her reşit dinini seçmekte serbesttir."
"Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir, hürdür. Biz dine saygı gösteririz. düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz, din işlerini millet ve devlet işleri ile karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan bağnaz hareketlerden sakınıyoruz ve buna asla meydan vermeyeceğiz." (Mustafa Kemal Atatürk)
Sayfa 16
"Laik hükümet tabirinden dinsizlik manasını çıkarmaya yeltenen fesatçılara fırsat vermemek lazımdır." (Mustafa Kemal Atatürk)
Sayfa 17
122 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.