Ateistler İçin Din

Alain de Botton

En Yeni Ateistler İçin Din Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Ateistler İçin Din sözleri ve alıntılarını, en yeni Ateistler İçin Din kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Modern toplumun yokluğunu en şiddetli biçimde hissettiği ka­yıplardan biri, topluluk ruhudur. Bir zamanlar bir komşuluk iliş­kisi olduğunu, ancak zaman içinde bu ilişkinin yerini adların olmadığı, acımasız bir toplu varoluşun aldığını düşünürüz. İn­sanlar artık birbirleriyle temel olarak sınırlı ve bireysel amaçlara ulaşmak -finansal kazanç, toplumsal ilerleme ya da romantik aşk beklentilerini karşılamak- için ilişki kuruyorlar.
Devasa kentlerde yaşıyor, ancak kendimizi eğitim, sınıf ve meslek temelli bir ayrımla bölünmüş kabileleri andıran gettolara hapsediyor, öteki insanların hepsini aralarına katılmak isteyece­ğimiz, hoş bir grup olarak değil de, bir düşman kitlesi olarak görüyoruz.
Reklam
Modern toplumun yokluğunu en şiddetli biçimde hissettiği ka­yıplardan biri, topluluk ruhudur. Bir zamanlar bir komşuluk iliş­kisi olduğunu, ancak zaman içinde bu ilişkinin yerini adların olmadığı, acımasız bir toplu varoluşun aldığını düşünürüz. İn­sanlar artık birbirleriyle temel olarak sınırlı ve bireysel amaçlara ulaşmak -finansal kazanç, toplumsal ilerleme ya da romantik aşk beklentilerini karşılamak- için ilişki kuruyorlar. Geçmişteki hayattan çok farklı bir hayat sürdüğümüz, zor durumda olanlara merhametle el uzatma konusunda ne kadar isteksiz olduğumuzu düşününce açığa çıkıyor. Bu farklılığı an­lamak için aynı zamanda toplumsal ayrılığın küçük göstergele­ rini de göz önüne almalıyız; örneğin, sokakta karşılaştığımız birine merhaba diyemiyor olmamızı ya da yaşlı komşularımıza alışverişlerinde yardımcı olmayı önermememizi de düşünmeli­yiz. Devasa kentlerde yaşıyor, ancak kendimizi eğitim, sınıf ve meslek temelli bir ayrımla bölünmüş kabileleri andıran gettolara hapsediyor, öteki insanların hepsini aralarına katılmak isteyece­ğimiz, hoş bir grup olarak değil de, bir düşman kitlesi olarak görüyoruz. Tanımadığımız bir insanla sokakta ya da toplumsal ilişkilerin yaşandığı herhangi bir yerde doğaçlama bir sohbete başlamamız, tuhaf ve sıra dışı bir davranış olarak kabul ediliyor. Otuz yaşını geçtikten sonra yeni bir arkadaş edinmek bile haya­tımızda şaşırtıcı bir gelişme oluyor.
Bu kitap bazı dinlere haklarını teslim etmeyi amaçlamıyor, o din­lerin kendi savunucuları var. Temel amacı, dini hayatın seküler toplumun sorunlarını çözmede verimli bir biçimde kullanılabi­lecek kavramları içeren kimi yönlerini incelemek. Sorunlu bir ge­zegen üzerinde, sona ereceği kesin olan bir varoluşun yol açtığı kriz ve acılarla karşı karşıya kalan çağdaş zihinleri avutmayı ba­şarabilecek birkaç yönü damıtmak için dinlerdeki tüm dogmatik yönleri ateşe vermeyi amaçlıyor. Çok uzun bir zamandır gerçek­liğini yitirmiş olanlar içinden, güzel, dokunaklı ve bilge olan bir­ kaç şeyi kurtarmayı ümit ediyor.
Dinlerle ilgileniyoruz, çünkü onlar yalnızca çok az sayıdaki seküler kurumun yapabildiği bir biçimde dünyayı değiştirdiler. Ahlak ve metafizikle ilgili kuramları, eğitim, moda, siyaset, seyahat, barınma, yetişkinliğe adım törenleri, yayıncılık, sanat ve mimari ile -tarihteki en önemli ve etkili seküler hareketlerin ve bireylerin elde ettiği başarı alanlarını bile gölgede bırakacak kadar fazla sayıda alanla- doğrudan ilişkilendirmeyi başardılar. Dü­şüncelerin yayılma hızları ve etki alanlarıyla ilgilenenlerin, gezege­nimizin tanık olduğu bu en başarılı eğitim ve düşünce hareketleri karşısında büyülenmemeleri mümkün görünmüyor.
İnsan aynı anda Gi­otto'nun fresklerindeki alçakgönüllülük betimlemelerine hayran kalıp, Cebrail'in Meryem Ana'ya haber ulaştırması dogmasını görmezden gelemez mi? Ya da Budizmin merhamete yaptığı vurguyu takdir edip, ölümden sonraki hayat kuramlarına kayıt­sız kalamaz mı?
Reklam
632 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.