Austerlitz
W. G. SebaldAusterlitz Gönderileri
Austerlitz kitaplarını, Austerlitz sözleri ve alıntılarını, Austerlitz yazarlarını, Austerlitz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
vedalaşmanın ıstırabını ve bilinmeyenden duyulan korkuyu bir türlü çıkaramıyorum aklımdan
Geceleri rüya gören yalnız biz insanlar ve binlerce yıldır duygusal bir bağ ile bağlı olduğumuz köpekler değildir, daha küçük memeliler, mesela fareler ve köstebekler de uyurken, göz hareketlerinden de anlaşıldığı gibi, sadece kendi içlerinde var olan bir dünyada yaşarlar ve kim bilir, dedi Austerlitz, belki güveler veya bahçedeki göbekli marullar da gece yüzlerini aya doğru çevirdiklerinde rüya görüyorlardır.
Bu yolda gördüklerim den pek bir şey kalmadı aklımda. Sadece çevresine mazı ağaççıklarının dikilmiş olduğu küçücük bir arsanın üzerin de yükselen ve bana pek Belçikal ı gelen, taba rengi tuğla dan yapılmış, daracık, aslında sadece bir oda genişl
genişliğinde bir evi hatırlıyorum
Sayfa 258 - Can yayınlarıKitabı okudu
gerekse bozuk sinirleri yatıştıran ve melankoliyi gideren, taze veya kuru gül yaprakları, menekşe, şeftali çiçeği, safran melisa ve gözotu gibi bileşenlere sahip aromatik yağlar, tozlar ve esansların yapımına ilişkin tarifleri satır satır def a larca okudum ve bazı pasajlarını hala ezbere bildiğim bu kitap çığı okurken, kaybettiğim özgüvenimi ve hafızamı yeni den kazandım gerçekten, dedi Austerlitz, Veterinerlik Mü zesi'ni ziyaretimden sonra üzerime çöken, beni yatağa bağlayan bitkinliği de yavaş yavaş yenmeyi başardım..
Sayfa 239 - Can yayınlarıKitabı okudu
Agata'yı hayalimde nasıl canlandırdıysam, o an tam öyle görünüyor, diye düşünüyorum; bana hem yaban cı, hem yakın gelen bu yüze tekrar tekrar bakıyorum, dedi Austerlitz, fi lmi def a larca geri sarıyorum ve ekranın sol üst köşesindeki zaman göstergesini fa rk ediyorum
Sayfa 222 - Can yayınlarıKitabı okudu
Moskova Kavarnası'nda bizden başka, arka masaların bi rinde satranç oynayan yaşlı iki bey vardı sadece. Ellerini sırtına kavuşturmuş, sigara dumanının sararttığı tül per denin ardından yolun karşı tarafındaki moloz ve çöp yı ğınlarının arasında biten bodur Fr enk maydanozlarını sey r eden garson da artık ilerlemiş bir yaştaydı
Sayfa 198 - Can yayınlarıKitabı okudu
Terezin'e doğru yürürken hedefime aslında ne kadar yaklaşmış olduğumun son ana kadar fa rkında değildim.
Birkaç yağmur ka r ası akçaağacı ile kestane ağacı hala görüşümü engelliyordu..
Sayfa 172 - Can yayınlarıKitabı okudu
Otylie Teyze çıtı pıtı, bekar bir kadındı.
Çıkarılıp takılabilen bembeyaz bir dantel yakası olan si yah ipekten piliseli bir elbise giyerdi ve buram buram mü ge kokardı her zaman. Kendi deyişiyle saygıdeğer hanım..
Sayfa 145 - Can yayınlarıKitabı okudu
Ayaklarımın altında ki büyük dört köşe parke taşlarını, taşlardaki pırıltıyı, li manın griye çalan mavi suyunu, çapraz palamarları ve ça pa zincirlerini, geminin bir evden bile yüksek pruvasını, başımızın üzerinde çığlık çığlığa uçuşan martıları, bulut ların arasından süzülen gün ışınlarını ve karanlık toprak lardan geçerken bizim kompartımandaki küçük çocuklar la ilgilenen, ekose kumaştan pelerini ve kadife beresi için deki kızıl saçlı kızı görüyordum yine.
Sayfa 133 - Can yayınlarıKitabı okudu
"Daha görev sürem dolmadan emekliye ayrıldım, kısmen, dedi, sizin de kesin bildiğiniz gibi yüksekokullarda da gitgide yayılan aptallıktan dolayı, kısmen de araştırmalarımı uzun süredir hayal ettiğim gibi kağıda dökebilmeyi umduğum için."
Sayfa 113 - Can yayınlarıKitabı okudu
Belki de benim de o günlerde asla anlayamadığım bir içtepiyle, ama şimdi zannettiğime göre zamanın geçmemesini, geçmediğini, onun peşinden geri koşabileceğimi, orada her şeyin daha evvelden olduğu gibi olduğunu veya daha doğrusu, zamanın bütün anlarının eşzamanlı olarak...
Sayfa 95 - Can yayınlarıKitabı okudu
Austerlitz, insanoğlu nun bütün bahtsızlığının, günün birinde bu normdan sap mış ve artık sürekli haf i f hummalı bir halde dolaşmasıyla bağlantılı olduğunu da düşünmüşümdür. O yaz gecesi, de di Austerlitz, şaf a k sökene kadar Mawddach Nehri'nin deltası üzerinde yü kselen dağ çukurluğunda oturduk ve gece kelebeklerinin -belki de sayıları on bini bulmuştur, diye tahminde bulunmuştu Al phonso-
Sayfa 86 - Can yayınlarıKitabı okudu
Bir yıl kadar önce, onuncu yaş gününde, diye anlatmıştı Gerald bana, dedi.
Austerl i tz, Alphonso Amcası kendisine ikisi kurşuni, biri de kar gibi bembeyaz üç güvercin hediye etmiş. Köylülerden biri ara basıyla bir yere gittiğinde Gerald üç güvercinini de ona teslim edip uzaklarda bir yerde serbest bırakmasını söy lermiş ve güvercinler her seferinde eve dönmeyi becerir lermiş
Sayfa 75 - Can yayınlarıKitabı okudu
İbranilerin çölde kurduğu bu kamp bana, her geçen gün anlamakta daha da zorlan dığım Bala'daki hayatımdan çok daha yakındı; en azın dan, dedi Austerlitz, bugün öyle olduğunu düşünüyorum.
Sayfa 56 - Can yayınlarıKitabı okudu
