Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Av Gönderileri

Av kitaplarını, Av sözleri ve alıntılarını, Av yazarlarını, Av yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ama biliyorum ki, senin gibileri yargılamak boşunadır. Sen, o kafanı çelen sorunla, zaten, sürekli işkence altındasın. Hiç bitmeyecek olan bir işkence. Çünkü o sorun, tüm araştırmalarına karşın hiçbir zaman tam bir açıklığa kavuşmayacak. Hiçbir aydınlık, hiçbir yerde.
Hangi iki insan arasında bir yaşam (o buna "deneyim" diyordu) benzerliği bulunabilir?
Reklam
"Sen, benim deneyimlerimden geçmeden benim yaptıklarımı anlamaya çalışan kişi, bunu hiçbir zaman başaramayacağını bilmiş ol!"
Kentimizin toprağıysa sayın baylar, bildiğiniz gibi sağır ve dilsizdir. Ve de kördür.
"İmamı imam yapan cüppesi değildir"
Mutlak kudurmuş bir itti. Bu ormanda, Tanrı'nın bu dağında itin ne işi var? Kudurmamış olsa ne işi var?
Reklam
Fıkara böyle kış görmemiş ki, böyle memleket görmemiş ki ... tuttu kendini içkiye verdi. Yalnızlıktan zahir. Kolay değildir buralarda yaşamak.
Yokoluşunu ne zaman göreceğim bunların: kötünün iyinin olmadığı. Hiçbir zaman. Hiç şüphesiz. Hiç kimsesiz. Yapayalnız. Kendimle. Kendi kendimle. Belki. Karanlığımla. Güçsüzlüğümle. Belki
Yeniden doğuyordum sanki. Evet, bir doğum sancısı (olmalı bu) çırpınırken. "Kim kesecek göbeğimi bu kez?" Sorularla, hayır bir tek soruyla (o da neydi, bir tek soru ama neydi?). Cevapsız doğuyordum boşlukta.
Az önce kalktığım koltuğa. Sıcaklığım yitmemişti koltukta. Aradığım, yıllar yılı arayıp bulamadığım sanki buydu. Bu sıcaklık. Kendimin. Belki tam bu değildi. Ama ona yakın bir şey. Bir şey? Neydi?
Reklam
ahaha, egoya bak :D
Gidip masaya oturdum. İskemlede bir insan sıcaklığı duydum: tiksinç. "Kim oturmuş benden önce buraya?" Yerimi değiştirdim.
Zaman -hele bu öğlenler- , kişiler, geçtiği her yer, tüm gördükleri, eskitilmiş, çürümeye yüz tutmuş bir bütünün ayrı parçaları gibiydi.
Bu durumları yaşadıkça, başka adam olamayınca rahata ermek, kendi olmak umudu yoktu.
Kentin alanına çıkıp kolları kollarına değen, soluklarını yüzünde duyduğu, gene de birbirlerine yabanıl gözlerle bakan, birbirini isteyen iki kişinin arasına, duygusuz bedenleriyle engel olan, engel olduğunu anlamayan, hiçbir şeyi anlamayan, anlamaya yanaşmayan bu iğrençlikler kalabalığına sövmek istiyor.
"Yoksa yaşamdan hiçbir şey istememek mi?" Olabilir mi bu? Gerçekten?
364 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.