... Kızılırmak adeta şaha kalkıyor ve taşları döven sularından fışkıran zerreler ince bir yağmur halinde etrafı mütemadiyen, dünya kurulalıdan beri ıslatıyordu. Bu kâh durgun kâh coşkun, kudretli, fakat iptidai nehir, irfanlı ve iktidarlı ellere düşemiyor, kuvvetini boş yere tüketerek bizim gibi heder oluyordu!