Babalar, Analar ve Oğullar Gönderileri
Babalar, Analar ve Oğullar kitaplarını, Babalar, Analar ve Oğullar sözleri ve alıntılarını, Babalar, Analar ve Oğullar yazarlarını, Babalar, Analar ve Oğullar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günaha gırtlağınıza kadar batmak değil, başkasının günahsız kalabildiğini görmek daha çok acı verir sizlere.
Sayfa 811 - Sessiz EvKitabı okudu
Sabahlara kadar yatağımda düşündüğüm gibi, ona kendimi anlatmam gerektiğini biliyordum, ama düşündükçe bu anlatılacak "ben"in sanki hiç olmadığı aklıma geliyordu. Ben dediğim şey kutular içinde kutular gibiydi: Kendimde hep bir başka şey vardı sanki; o şeylerden sonra asıl kendimi bulup ortaya koyabilecektim belki, ama her kutunun içinden Ceylan'a olduğu gibi gösterebilecegim gerçek ve özgün bir Metin değil, onu gizleyen bir başka kutu çıkıyordu.
Sayfa 740 - Sessiz EvKitabı okudu
"Demek senin, bu yıl tepeden tırnağa değiştim, dediğin de buymuş! " dedi Metin. "Yalnızca geçmişini unutmuşsun. "
Sayfa 659 - Sessiz evKitabı okudu
Zamanı bölecek şeyleri tutumla harcamalı.
Sayfa 641 - Sessiz evKitabı okudu
İşte bizde bu yok. Bizde öyle özgür, aklını kullanan, girişilen insan yok! Bizde herkes köle, herkes boyun eğmek, toplumun içinde erimek, korkmak için yetiştiriliyor. Eğitim dediğin şey hocanın dayağı, ... Din, korku, karanlık düşünceler, ezberlenmiş şeyler... Sonunda boyune eğmekten başka bir şey öğrenmiyorlar. Kimse kendi çabasıyla topluma karşı çıkarak yükselmiyor. Herkes boyun eğerek, birilerinin himayesine girerek, kulluk ederek yükseliyor. Kimse kendi hesabına düşünmüyor. Düşünürse, korkuyor... Herkes olsa olsa kendi hesabına kulluk ediyor.
Sayfa 79
Onu aklıyla, bir tek aklıyla kavrayabiliyor, gereken yere yerleştiriyordu. Duyguyla değil: Duygu, vicdan gibi ağır, kıpırdanması zor bir şeydi.
Sayfa 64
"Şairi önce asacaksın, sonra darağacının altında ağlayacaksın."
Sayfa 1030
"Bu gördüğüm, sanki yaşayıp unuttuğum bir hatıraydı."
Sayfa 976
"ben, beni kimse görmediği zaman en çok kendim oluyorum"
Sayfa 963
... tükettiğimizi sandığımız hayat denilen şey, tuhaf ve anlaşılmaz bir şey ve kimse kendi hayatının bile neden öyle olduğunu bilemiyor."
Sayfa 907
"Sen yalnızca bilmiyormuş gibi davranmak istiyorsun."
Sayfa 866
"Her yerde bu," dedi. "İnsan nereye gitse yakasını bırakmaz."
"Ne?"
"Siyaset."
"Bilmiyorum,"dedim.
Sayfa 861
"... çünkü hayatta her şey olabilir, bilemezsin ki..."
Sayfa 802
"Sustular: Anlaştıkları şeyin anlaşamazlıkları olduğunu anladıkları için memnunlar sanki. Birlikte karşılıklı iki kişi susarsın da bazan karşılıklı konuşmaktan daha anlamlı olur bu suskunluk."
Sayfa 776