Kitap, 1939 yılında, Harry Clifton’ın yeni adıyla Tom Bradshaw olarak birinci derece cinayetten tutuklanmasıyla başlar. Manhattan’ın önde gelen avukatlarından Sefton Jelks, hizmetleri karşılığında tek kuruş istemediğini söylediğinde, beş parasız olan Harry’nin, olabilecek en hafif hapis cezasını kabul etmekten başka şansı kalmaz. Tom yargılandıktan, suçlu bulunduktan ve hüküm giydikten sonra Jelks ortadan kaybolur. Harry’nin masum olduğunu kanıtlamasının tek yolu gerçek kimliğini ortaya çıkarmak olacaktır ki bu da sevdiği kadını korumak için yapmamaya yemin ettiği tek şeydir. Bu sırada bahsi geçen genç kadın, evlenmek üzere olduğu ve denizde öldüğüne inanmak istemediği adamı bulmak için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıdır. Bu yüzden oğlunu İngiltere’de bırakıp New York’a doğru yola koyulur. Elindeki tek kanıt ise bir mektuptur. Bir yılı aşkın süredir açılmamış bir şekilde Bristol’daki bir şöminenin üzerinde bekleyen bir mektup...
Jeffrey Archer’ın unutulmaz romanında bu destansı aile hikâyesi kaldığı yerden devam ediyor. Sır perdeleri birer birer aralandıkça aile üyelerinin birbirine olan sadakati de sorgulanmaya başlıyor. Beklenmedik gelişmelerle dolu olan "Babanın Günahları", yine okuyucuların elinden düşmeyecek bir kitap olarak raflardaki yerini alıyor.
Jeffrey Archer çoksatar bir İngiliz yazar ve eski politikacıdır. Eğitimini Oxford’da tamamladıktan sonra sırasıyla Parlamento Üyesi, Muhafazakâr Parti’nin başkan yardımcısı ve Lordlar Kamarası’nın üyelerinden biri olmuştur. Siyasi kariyeri bir skandalla sona erince yazmaya geri dönmüş ve kitapları dünya çapında 275 milyondan fazla baskıya ulaşmıştır.
Jeffrey Archer belki de en çok "Clifton Günlükleri" ve New York Times En Çok Satanlar Listesi’nde bir zamanlar bir numarada olan ve Peter Strauss ile Sam Neill’ın başrollerini paylaştığı, gişe rekorları kırmış mini televizyon dizisinin de ilham kaynağı olan "Kane and Abel" ile tanınmaktadır.
Yalancı şahitlik sebebiyle 2001’de hapis cezası aldıktan sonra deneyimlerinden esinlenerek, çok beğenilen ve kurgusal olmayan serisi "Prison Diaries"ı (Hapishane Günlükleri) yazmıştır. Üç bölümden –"Hell" (Cehennem), "Purgatory" (Araf), "Heaven" (Cennet)– oluşan bu seri, Dante’nin "İlahi Komedya"sı etrafında şekillenmiştir.
