Matüridi Akaidi

Bahrü'l - Kelam

Ebü'l- Muîn en- Nesefî

En Yeni Bahrü'l - Kelam Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Bahrü'l - Kelam sözleri ve alıntılarını, en yeni Bahrü'l - Kelam kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uyuyan kişi, hissettiği rahat ve acıyı uyanınca veya biri gördükleriyle ilgili olarak haber verinceye kadar anlamaz. Aynı şekilde Allah Teâlâ kıyamette onu tekrar diriltip kabirde gördüklerini bildirmedikçe, ölü kabirdeki rahat ve azabın farkına varmaz. Bu anlamdan yola çıkılarak uyku, ölümün kardeşidir denilmiştir.
Sayfa 125 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
Cehmiyye, cennetlikler cennete, cehennemlikler de cehenneme girip de cennetlikler, dünyada yaptıkları iyilikler ölçüsünde cennetten faydalanıp; cehennemlikler de dünyada yaptıkları kötülükler nispetinde cezalandırılınca cennet ve cehennemin Allah tarafından yok edileceği kanaatindedir. Bu görüşleriyle ilgili Allah Teâlâ'nın, “o evveldir ve ahirdir” sözünü delil olarak öne sürerler. Evet Allah sonsuza kadar mevcûd ve bakîdir. Fakat onun bakî olması, başkasının varlığına bağlı değildir. Yaratılmışlara gelince onların varlığı Allah Teâlâ'nın bakî olmasına bağlıdır.
Sayfa 106 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Amelin imandan bir cüz olmadığı konusundaki dayanak, “iman eden kullarıma söyle namazı dosdoğru kılsınlar” (İbrahim: 31) şeklindeki ayettir. Zira burada namaz kılmalarını emretmeden önce onlara mü'min ismini verdi ve imanla namazın arasını ayırdı.
Sayfa 65 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
Hz. Ali (r.a.) şu sözü dikkat çekicidir: “Bütün meşietler/istemeler O'nun meşietinin altındadır.” Allah firavun ve şeytanın kendisine karşı çıkacağını biliyordu. Eğer Allah'ın, firavun ve şeytanın kendisine karşı çıkmalarını dilemediğini söylersek, O'nun ilminin zıddına, iradesinin yetersiz olduğunu dile getirmiş oluruz. Allah hakkında bunu düşünmek caiz değildir. Çünkü ilim ortadan kalkarsa, geriye idraksizlik kalır. Allah da böyle olmaktan uzaktır.
Sayfa 24 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
“İman hakkında ne dersin?” diye sorulsa, o Allah'ın kulu için yazdığı bir şey midir yoksa, kulun kendi yapıp etmesiyle mi ya da bir kısmı kulun çabası, bir yönü de Allah'ın kulu için imanı yazmasından ibaret midir? Soruya muhatap kişinin “Allah'ın kulu için onu yazmasından ibarettir” şeklindeki cevabı, Cebriyye mezhebinin en temel görüşüdür. Çünkü onlar diyorlar ki: “Kul, kendisi için ezelde yazıldığı gibi, iman ya da inkar etmeye mecburdur.” Yine muhatabın “sadece kendi kazanımından ibarettir” şeklindeki cevabı ise, Kaderiyye'nin en temel görüşüdür. Çünkü onlar “kul kendi fiillerini gerçekleştirmede Allah'ın yardımına muhtaç olmayıp; fiili yapmadan önce bizzat fiili yapma potansiyeline (kesb) sahiptir” demiştir. Bunlara cevaben deriz ki: “İman Allah'ın hidayeti sonucunda kulun yaptığı bir fiildir. Varlığını bildirme Allah'tan, hidayeti isteme ve hidayete erme ise kul tarafındandır. Başarıya ulaştırma Allah'tan; niyet, azim ve gayret kul tarafından, ikram ve ihsan Allah'tan, verilen bu nimet ve ikramları kabul etmek kul tarafındandır.
Sayfa 22 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
“Marifet, tevhit, iman, islam ve din nedir?” denilirse, marifet, O'nu vahdaniyetle bilmektir. Tevhit ise, O'nun hakkında bir ortak, O'na benzeyen, O'nun zıttı olan başka bir varlığın mevcudiyetini nefyetmek yani imkansız görmektir. İman ise, Allah'ın eşsizliğini dil ile ikrar, kalp ile tasdiktir. İslam da sadece Allah'a kulluk etmek anlamındadır. Din, bu dört hasleti ölünceye kadar korumaktır.
Sayfa 18 - Gelenek YayınlarıKitabı okudu
92 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.