Başka Zaman Kütüphaneleri
Zoran ZivkoviçBaşka Zaman Kütüphaneleri Gönderileri
Başka Zaman Kütüphaneleri kitaplarını, Başka Zaman Kütüphaneleri sözleri ve alıntılarını, Başka Zaman Kütüphaneleri yazarlarını, Başka Zaman Kütüphaneleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Başka zaman kütüphaneleri kitabı üzerine bir cümle
Böyle adaletli olsaydı her acının sonu ne de parlak olurdu hayat. 
Başka Zaman Kütüphaneleri 
Zoran Zivkoviç
Böyle adaletli olsaydı her acı…
Her deneyimin verdiği bir ağrı, bir sızı vardır. Zaten iş sona erdiğinde duyulacak hazzın büyüklüğü deneyim sırasında çekilen acıların büyüklüğüyle doğru orantılıdır.
Sayfa 115 - Zepros yayınlarıKitabı okudu
İnsanlar, anlamadan yargılamaya bayılırlar.
Sayfa 34Kitabı okudu
Her şeyi böyle kötü kullanıp durursak, basitleştirip ucuzlaştırırsak, soyumuzun nereye varacağını hiç bilmiyorum doğrusu.
Sayfa 114
Kitap okumadı diye kimse cehenneme gönderilmedi.
Sayfa 79
"Özellikle, istatistiksel araştırmalarda. Burada bulunan herkesin verisini bilgisayara girdiğimizde, ortaya çıkan rakam mahkumlarımızın kütüphane olgusuna çok uzak olduklarını ortaya koyuyor; tamı tamına yüzde 84.12'si okumadan nefret ediyor. Mahkumların yüzde 26.38'i hiç okuma yazma bilmediği için, onların durumu gayet anlaşılabilir. Peki, ya okuryazar olup da yaşamı boyunca kitaptan vebadan kaçar gibi kaçmış yüzde 47.71'e ne demeli? Geri kalan yüzde on kadarı da bir şekilde kitap okumuş, ama onlar da kendilerine bir şey vermediğini düşündükleri okuma eylemini zaman israfı olarak görüyorlar."
Sayfa 78
"Her çağın kendi cehennemi vardır. Bugün bu cehennem kütüphanedir."
Sayfa 77
Kitaplara ne kadar çok yer verirseniz verin, asla yetinmezler. Önce, duvarları işgal ederler. Ardından adım attıkları her yeri işgal etmeye başlarlar. Kitapların işgalinden nasibini almayacak evin tek köşesi tavanlardır. Yeni kitaplar eve gelmeyi sürdürürler ve siz tek bir eski kitabı bile başınızdan atma fikrine tahammül edemezsiniz.
Sayfa 35
Hiç kitabı olmayan birinin evinde kütüphane ne arardı ki?
Sayfa 34
Sağduyu, şapka çıkarılacak bir şeydir, ama insan her zaman aklıselime bel bağlayamaz. Bazı zamanlar bir muammayı kabul etmek çok daha mantıklı ve gerekli olabilir.
Sayfa 30
Kafası bana doğru dönüktü, ama gözleri değildi. Gözler yana bakıyordu, bakışları boş ve pusluydu. Kördü adam. "Evet," dedi. "Bakmayı bilen, görür."
Sayfa 70Kitabı okudu