Batılıların Gözünde İslam

Dar-Ul Ummah

En Eski Batılıların Gözünde İslam Gönderileri

En Eski Batılıların Gözünde İslam kitaplarını, en eski Batılıların Gözünde İslam sözleri ve alıntılarını, en eski Batılıların Gözünde İslam yazarlarını, en eski Batılıların Gözünde İslam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
..misyoner tacli şöyle diyor: ' Kuran'ı kullanmamız gerekir. o, islam'ı bitirme silahıdır. İslam'a karşı yine İslamı kullanacağız ta ki böylece İslam'ı tamamen yok edebiliriz. Kuran'da doğru olanın yeni olmadığını onda yeni olanın ise doğru olmadığını Müslümanlara açıklamamız gerekir..'
Sayfa 15 - köklüdeğişim yayıncılık
israil kuvvetleri 1967 yılında Kudüs'e girdikleri zaman askerleri ağlama duvarının çevresinde topladılar ve moşe dayan ile birlikte tezahürat yapmaya başladılar, şöyle dediler: " işte bu gün Hayber'in karşılığı olan gündür.. Hayber'in intikamı.." israil batının haçlılığını kullanarak 1967 savaşından önce gösteriler yapmak üzere taşıdıkları pankartlarla yardımcılarını Paris'te sokağa döktü. Jan poul sartre' nin de altında yürüdüğü bu pankartlar da ve bağış sandıklarının tümünde iki kelimeden meydana gelen şu cümle yazılıydı : " Müslümanlarla savaşınız" böylece batının haçlı duygusallığı coştu ve yalnızca dört gün içinde fransızlar bir milyar frank bağışta bulundular.. Avrupalı haçlılıların mesajlarını bölgeye ulaştıran siyonizmi takviye için.. bu mesaj İslam'la savaşmak ve Müslümanların yerle bir edilmesi mesajıdır..
Sayfa 18 - köklüdeğişim yayıncılık
Reklam
1990'lı yılların başlarında NATO genel sekreteri olan willy claes şöyle demektedir : " Aramızda var olan geçmişin gelen ihtilaflardan ve husumetlerden soyutlanmamızın ve hepimizin gerçek düşmanı olan İslam'a yönelmemizin vakti şüphesiz ki gelmiştir..'
Sayfa 19 - köklüdeğişim yayıncılık
11 Eylül saldırıları sonucunda oluşturulan islamifobia neticesinde kafir batının İslam'a bakış açısı neredeyse "İslâm=terörizm" olarak belirginleşmiştir.
Sayfa 6 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
1935 yılında Kudüs'te yapılan misyonerler konferan sında misyoner örgütlerin başkanı olan Samuel Zweimer şöyle diyordu: "Hristiyan devletler tarafından misyonerler olarak görevlendirilen sizlerin Muhammedi ülkelerde önem vermesi gereken husus, Müslümanları Hristiyan yapmak değildir... Bu onlar için hidayet ve şeref olur. Sizin asıl göreviniz, Müslüman'ı Allah ile bir bağı olmayan ve buna bağlı olarak da ümmetin hayatlarında dayandıkları ahlakla herhangi bir bağı bulunmayan bir yaratık haline getirmektir. İşte böylece üstlenmiş olduğunuz bu vazifenizle İslâm memleketlerindeki sömürgeci fethe ulaşmış olursunuz. İslâm memleketlerindeki tüm akılları, onlar için hazırlamış olduğunuz yola uygun olarak ka- bul etmeleri için hazırlayınız. Allah ile olan bağı bilmesinler, bilmek dahi istememelerini sağlayın ve böylece Müslüman'ı İslâm'dan çıkartıp Hristiyanlığa da sokmamış olursunuz. Ardından İslâmi nesil sömürgecinin kendisi için istediğini uygun görür, işlerin ne kadar korkunç olduğuna aldırmaz, rahatını düşünür, tembel olur. Hangi üslupla olursa olsun şehvetlerini elde etmek için koşturur ve şehvetleri hayatlarındaki tek hedefleri olur. Öğrendiğini şehvetleri için öğrenir, mal topladığı zaman şehvetleri için toplar. Şehvetleri uğrunda en yüksek makamları hazırlar... Şehvetlerine ulaşabilmek için her şeyini verir. Ey misyonerler: Bu görevinizi en mükemmel şekliyle tamamlayınız."
Sayfa 12 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
9. Fransa kralı Louis'ın sözleri:
"Savaş yoluyla Müslümanlara karşı zafer kazanmak mümkün değildir. Onlara karşı zafer kazanmak ancak aşağıdaki siyasetlerin takip edilmesiyle mümkündür: -Müslüman liderler arasında fırkacılığı yaymak. Bu gerçekleştirdiği takdirde Müslümanların zayıflamasında etkili oluncaya kadar liderler arasındaki bu çatlağı daha da genişletmeye çalışmak. -İslam ve Arap beldelerinde Salih bir yönetimin kurulmasını sağlamak. -İslam beldelerindeki yönetim sistemlerine rüşvet, fesat ve kadınlarla bozmak suretiyle kaidenin zirveden indirilmesini sağlamak. -İnancı uğrunda canını feda etmeye hazır, vatanı hakkında sadık bir ordunun kurulmasını engellemek. -Bölgede Arap birliğinin kurulmasını engellemeye çalışmak. -Kuzeyde Antakya ile güneyde Gazze arasında uzanan Arap bölgesinde batılı bir devletin kurulmasına çalışmak sonra da bunu doğuya doğru yöneltmek ve batıya varıncaya kadar uzatmak."
Sayfa 14 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
24 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.