Şairi hep Necatigil gibi düşünmüşümdür. İşini iyi bilen, kimsenin işine karışmayan bir alçakgönüllü zanaatkâr. Sürekli kendini eleştiren, kınayan. Asfalt ovalarda yürüyen bir abdal...
'Yazı Gerçeği' şiiri yayımlandığında Hoca'ya, o şiirde geçen bir soru dizesini sormuştum;- dize şuydu: İncelikler ne isterler? Hoca, dudaklarının ucunda iyice ufalmış sigarasını söndürerek [bir konuşmamızda günde 3 paket 'Birinci' sigarası tükettiğini söylemişti! Ayrıca Hoca'nın resmî ve aile fotoğraflarının dışında, dudaklarında ya da parmaklarında, sigaranın bulunmadığı bir tek fotoğrafı yok gibidir.] şöyle dedi:
"Ne isteyecekler! Anlaşılmak isterler."